Eve Blog

Yağlı Ciltlerin Uyması Gereken Cilt Bakımı Kuralları

Eve Blog

Yağlı Ciltlerin Uyması Gereken Cilt Bakımı Kuralları

Yağlı Ciltlerin Uyması Gereken Cilt Bakımı Kuralları Cilt bakımı ve temizliği düzenli ve özenli bir rutin gerektirse de bazı ciltlerin bakımı daha fazla dikkat gerektirebilir. Yağlı cilt bakımı tıpkı hassas ciltler gibi ekstra özen gerektirir. Çünkü zaten normal şartlar altında gün içerisinde yağlanabilen, parlayan ve sürekli ağır hissettiren bu cildi temizlemek, nemlendirmek için çok doğru ürün seçimi yapılmalıdır.  Bu şikayetten sonsuza dek kurtulmanızı sağlayacak ürünler önermek ya da yöntemler sunmak gerçekçi olmaz. Muhteşem parlak ve sağlıklı görünüme sahip cilt için bir çok farklı ürün yöntemi kullanarak uzun vadede istediğiniz sonucu elde etmek de mümkündür. Yağlı ciltler için öneriler Yağlı cildiniz varsa, “Yüzünüzü ne sıklıkla yıkamanız gerekir?” ve “Ne tür nemlendirici kullanmalıyım?” gibi sorular en çok sorulan sorulardır.  Ve muhtemelen bu konuda birçok araştırma yaptınız.  Gerçek şu ki, teninizin ihtiyaçlarına uygun bir cilt bakım rutinini bir araya getirmek kolay bir iş değildir. Yağlı cilt söz konusu olduğunda, doğru yöntemleri takip etmek önemlidir - ancak bazı cilt bakım faaliyetlerinin aslında yarardan çok zarar verebileceği ortaya çıkmaktadır. Cilt bakım rutininizi oluşturup doğru ürün seçimi yapmadan önce bazı noktaları netleştirmek gerekir. Öncelikle şunu unutmayın, yağlı bir cildiniz varsa cildiniz muhtemelen hayatınız boyunca yağlı olacaktır. Kullanacağınız herhangi bir ürün ya da cilt bakım yöntemi cilt tipinizi değiştirmeyecek. Kötü haberin taşıyıcısı olmaktan nefret ediyoruz, ancak cilt tipinizden kurtulamazsınız. Mevsim değişiklikleri ve yaşlanmak gibi farklı faktörler cildinizi belirli zamanlarda daha yağlı veya daha kuru hissettirse de, gerçek cilt tipiniz değişmez. Yapabileceğiniz şey cilt bakımı endişelerinizi yönetmek. Yağlılık sizin için bir endişe ise, cildinizi yağdan arındırmak için zaman harcamak yerine yağı kontrol altında tutmak için uygun adımları atabilirsiniz. Zaten tüm bunların yanında kupkuru bir cilt de ayrıca yönetilmesi zor bir cilttir. Unutmayın yağlı ciltler doğru bakım ve ürünler ile daha az kırışıklık ve daha genç bir görünüm demektir! Peki, yüzünü ne sıklıkla yıkamalısın? İşte cevabınız: günde iki kez. Yağlı cilt diğer ciltlere göre daha fazla yıkanmalı ve gün içerisinde de tekrar tekrar temizlenmeli şeklinde yanlış bir inanış var. Unutmayın, yüzünüzü ne kadar çok fazla yıkarsanız nemini o kadar azaltırsınız ki bu cilt yağlanması sorununuzu çözmez. Sabah, cildi derinlemesine temizleyen Celenes sea buckthorn yüz yıkama jeli gibi yağlı karma ciltler için özel olarak formüle edilmiş , ciltten yağ ve kirlerin derinlemesine  temizlenmesine yardımcı olabilecek bir yüz temizleyici kullanın. Günde bir kez, temizleyiciyi ellerinize sıkın ve jelden köpüklü bir köpüğe dönüştürmek için su ekleyin. Temizleyiciyi dairesel hareketlerle yüzünüze nazikçe masaj yapın, sonra ılık suyla iyice durulayın ve kurulayın. Cilt bakım rutini içerisine yüzünüzün tek kullanımlık bir kağıt havlu ile nazikçe kurulanmasını da eklemeyi unutmayın. Çünkü kirli havlular kullanmak akne probleminiz varsa onun daha ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilir. Geceleri, Celenes thermal yüz temizleme jeli yağlı karma ciltler - Normal ve Yağlı Cilt gibi bir temizlik seçeneği kullanarak daha hafif bir bakım yapın. Ayrıca akşamları karma ve yağlı ciltler için üretilen yüz temizleme sularını da tercih edebilirsiniz. Cilt temizliği yaparken cildinizi agresif bir şekilde ovmanın aşırı yağ tabakasına zarar verebileceğini düşünebilirsiniz, ancak cildinize karşı ne kadar nazik olursanız o kadar iyidir. Cilt yağlanması cilt yeterince temizlenmediği için değil, sizin cilt yapınızdan, beslenmenizden ve hormonlarınızdan kaynaklanır. Yüz yağlanmasının azalması, cildin daha pürüzsüz hissetmesini sağlamak ve cildin kir, yağ ve kirliliği arındırmak için çeşitli peeling ürünlerini tercih edebilirsiniz. . Loreal Paris saf kil yosun özlü peeling jeli, yağlı ve karma ciltleri zedelemeden ancak derinlemesine temizler. Cildinize peeling uygulamalarını haftalık ya da haftada iki kere olacak şekilde planlayabilirsiniz.  Sizin için neyin en iyi olduğunu belirlemek için cildinizin nasıl tepki verdiğine dikkat edin. Cilt yağlanması konusunda aşırı temizlik ya da dikkat edilmeyen bazı küçük noktalar oldukça önemlidir. Eviniz spor salonunuzdan beş veya 30 dakika uzakta olsun, yüzünüzü egzersiz sonrası hızlı bir şekilde silinmeden ayrılmayın. Amerikan Dermatoloji Akademisi'ne (AAD) göre, yüzünüzü günde iki kez ve terledikten sonra yıkamanız gerekir. Bunun için yanınızda yüz temizleyici jeller taşımanıza gerek yok, cilt temizleyici mendiller ya da hafif cilt suları ile cildinizi temizleyebilirsiniz. Yağlı ciltler için tonik seçimi ve kullanımı Bazen yağlı bir cildiniz olduğunda, teninizi temizledikten sonra bir tonik kullanmak, cildinizin yüzeyinde kalan kirlerden kurtulmanıza yardımcı olabilir. Bununla birlikte, aşırı temizlik cildinizin daha fazla yağ üretmesine neden olabileceğinden, cildinizi kurutmayacak bir tonik seçmek önemlidir. Nazik, kuru olmayan bir formüle sahip Ziaja manuka akneli ciltler için tonik gibi alkolsüz tonikler tercih edebilirsiniz. Toniği, cildinizi temizledikten sonra sabah ve gece cildinize pamuk ile uygulayın. Yağlı ciltler için nemlendirici kullanılmaz fikri oldukça yanlış ve uzun vadeli uygulama sonunda cilde aşırı zarar veren bir fikirdir. İster beğenin ister beğenmeyin, yağlı cilde sahip olmak nemlendiriciyi atlamanız için size izin vermez.  Yağlı cildiniz olmasına rağmen, cildinizi nemlendirmek için günlük nemlendirici uygulamak önemlidir. Bu noktada yağlı ciltler için nemlendirici seçmek önemlidir. Yağsız nemlendirici olarak adlandırılan yüz kremleri daha çok losyonlardan ve klasik kremlerden farklıdır. İçerisindeki maddeler cilt gözeneklerinin kapatılmasını ve dışarıdan gelecek yağı kiri almamasını sağlar. Her ne kadar gözenek sıkılaştırıcı tonik kullanımı etkili olsa da doğru nemlendiriciler ve cilt sıkılaştırıcı yağlar da bu bakımın bir parçası olarak tercih edilebilir. Sabah uyandığınızda, gece yatmadan ve egzersiz yaptıktan sonra yüzünüzü yıkamanız gerektiğini belirtmiştik. Yağlı bir cildiniz olduğu için cildinizi bundan daha sık temizlemenin iyi bir fikir olduğunu düşünebilirsiniz, ancak durum böyle değildir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, çok fazla temizlik cildinizin daha fazla yağ üretmesine neden olabilir. Bu nedenle, günde iki kez temizlemeye sadık kalın ve sadece terledikten sonra ekstra bir temizlik ekleyin. Tek ihtiyacınız olan bu! Gün içerisinde yüzünüze dokunmak cazip gelse de, bunu yaparken kir, yağ ve bakterileri ellerinizden yüzünüze yayabilirsiniz. Temizlerken, nemlendirirken, güneş kremi uygularken veya makyaj yapmak dışında yüzünüze dokunmayı bırakın. Yüzünüze herhangi bir şey uygularken mutlaka elleriniz temiz olsun. Makyajınızı temizlemeden kesinlikle ama kesinlikle yatağa gitmeyin. Unutmayın ki düzenli cilt temizliği herkes için önemlidir, ancak yağlı cilde sahip kişiler için ayrı bir öneme sahiptir. Doğru cilt temizleme ürünlerini kullandığınız zaman, doğru tonikler ve doğru nemlendiriciler ile cilt bakımı rutininizi oluşturduğunuz zaman, cildinizin daha az parladığını göreceksiniz. Ayrıca yağlı ciltler daha çok sivilce sorunu görülen cilt tipleridir. Ve sivilce sorununun en hızlı çözümü doğru cilt bakımıdır.  
Işıltılı Görünüm için: Highlighter ve Kontür Ürünleri

Eve Blog

Işıltılı Görünüm için: Highlighter ve Kontür Ürünleri

Işıltılı Görünüm için: Highlighter ve Kontür Ürünleri Makyaj malzemeleri arasında oldukça popüler olan highlighter, aydınlatıcı olarak kullanılır. Burun, çene, dudak üstü ve kaş kemiğine kontür makyajıyla birlikte bu malzeme, cildin aydınlık ve parlak gözükmesi için sıklıkla tercih edilen ürünlerden biridir. Peki, aydınlatıcı çeşitleri nelerdir? Hangi bölgelere uygulanır? Hangi ürünler makyajda kontür yerine kullanılır? Yazımızda merak ettiğiniz soruları sizler için derledik. Highlighter ve Kontür Nedir? Kontür işlemi, yüz hatlarını belirginleştirmek için yapılan makyaj tekniklerinden biridir. Aydınlatıcı gibi ürünler de bu işlem sırasında uygulanır. Cildin aydınlık ve parlak bir görünüm kazanmasını sağlar. Yüz bölgesine uyguladığınız kontür işlemiyle istediğiniz bölgeleri belirginleştirebilir ya da küçük gösterebilirsiniz. Bunu yaparken yanaklarınız ve T bölgenizin aydınlık bir görünüm kazanması için aydınlatıcı ürünlerini tercih edebilirsiniz. Yüzü istediğiniz gibi şekillendirmek ve ışıltılı bir görünüm kazanmak için kontür ve highlighter ürünleri makyaj çantanızın vazgeçilmezidir. Cildinizin canlı ve taze görünmesi, ışığı yansıtarak cildinizi aydınlatması için bu işlemler oldukça pratiktir. Ciltte kontür amacıyla kullanılan aydınlatıcılar, stick, toz ve likit yapıdadır. Highlighter stick ürünler, uygulaması kolay olduğu için pratik bir makyaj yapmak istediğinizde tercihiniz olabilir. Cilt tipinize uygun bir ürünün yapısına göre makyajı, fırça ya da parmak yardımıyla yapabilirsiniz. Kusursuz Bir Görünüm İçin Highlighter ve Kontür Nereye Sürülür? Aydınlatıcıların temel olarak sürüldüğü 3 bölge vardır. Bunlar; şakak bölgesi, burun üstü ve elmacık kemikleridir. Ayrıca çene ortasına, göz pınarlarına kaşların ve dudakların üstüne aydınlık vermesi için de kullanılabilir. Yüzde ya da vücutta ön plana çıkarılması istenen bölgelere kontürle işlem yapıldıktan sonra highlighterla da parlaklık ve vurgu verilir. “Highlighter nasıl ve nereye sürülür?” diye merak edenler için bu ürünü vücutta şu şekillerde kullanarak görünüşünüzü değiştirebilirsiniz: - Omuz ve bacak bölgelerinde, köprücük kemiklerinin üstüne uygulayarak hatlarınızı belirgin hale gelebilir.- Burnunuzun ince ve kalkık bir görünüş kazanmasını istiyorsanız burun ve alın çizginize kontür yapabilirsiniz.- Elmacık kemiklerinizin üzerine sürerek öne çıkarabilir, yüzünüzü boyutlandırabilirsiniz.- Çeneniz küçük bir yapıdaysa highlighter ile kontür yaparak uzun görünmesini sağlayabilirsiniz. Aydınlatıcılar, göz çevresine ve kaş altlarına uygulandığında kaşlarınızı kalkık ve şekilli gösterir. Dudaklara uygulanması, daha estetik  bir görünüm oluşmasında etkili olabilir. Highlighter ve Kontür Nasıl Kullanılırsa Cilt Aydınlık Gözükür? “Cildim ışıl ışıl görünsün istiyorum” diyorsanız aydınlatıcılar pratik ve renkli bir makyaj malzemesidir. Peki, kontür ve aydınlatıcı nasıl kullanılır? Temel makyaj ve kontür işlemlerinden sonra parlaklık kazanmasını istediğiniz bölgelere uygulayabilirsiniz. Cildin olduğundan parlak görünmesi için şu şekilde makyaj yapabilirsiniz: - Yüzün aydınlık görünmesi için kontür işleminde koyu rengi elmacık kemiklerinin alt kısmına, açık rengi de elmacık kemiklerine uygulamalısınız.- Koyu renkli kontür ürününü çevresine yayarak elmacık kemiklerinizi ortaya çıkarın. Bu işlem yüzünüze vurgu kazandırır.- Kontürün uzun süre kalıcılığını koruyabilmesi için makyajın üstüne pudra geçin. Rahat ettiğiniz formdaki aydınlatıcı ürünü; elmacık kemiklerinin üst kısmına, burun ve dudağın arasına, burun kemiğinin üstüne uygulayın ve hafifçe dağıtın. Kaşınızın üst kısmına, kaş kemiğinize ve alın bölgenize kontür yaptıktan sonra aydınlatıcı uygulayabilirsiniz. Highlighter ve Kontür Ürünleri Nasıl Seçilir? Aydınlatıcı ve kontür ürünlerinde seçim yaparken kararsız kalabilirsiniz. Kontür için hangi ürün almanız gerektiğini düşünüyorsanız bilmeniz gereken ilk nokta cilt tipinize uygun olmasıdır. Yağlı, karma ya da kuru ciltlere göre farklı formlardaki modelleri tercih edebilirsiniz.Ten renginize uygun ürün seçimi dikkat edeceğiniz bir diğer husustur. Beyaz tenli olanlar, şampanya ve inci pembe tonlarında seçim yapabilir. Bronz ten yapısındaki bireylerde pembe ve şeftali tonları ışıltılı bir görünüm kazandırır. Peki, kontür yerine ne kullanılabilir? Makyajda Kontür Yerine Ne Kullanılabilir? İdeal yüz şekline ulaşmak için yapılan kontür işlemi, yüzde ışık ve gölge uyumunun sağlanmasıdır. Kontür işleminde; pudra, allık, stik fondöten ya da iki renkli kullanıma uygun olan “Essence Contouring Duo” kullanabilirsiniz. Ürünlerin mat olması, ışıltınızın dengeli gözükmesi için önemlidir. Bunlar yerine de koyu allık veya mat brozlaştırıcı tercih edebilirsiniz. 
Ciltteki Güzelliğin Sırrı: Maruderm Yüz Temizleme Yağı

Eve Blog

Ciltteki Güzelliğin Sırrı: Maruderm Yüz Temizleme Yağı

Ciltteki Güzelliğin Sırrı: Maruderm Yüz Temizleme Yağı Günlük cilt bakım rutinlerine sağlıklı bir dokunuş katmak istiyorsanız, Maruderm yüz temizleme yağı ideal ürünlerdendir. Yüz temizleme yağı cildinizi derinlemesine temizler ve sağlıklı görünüme kavuşmasını sağlar. Özellikle de sık sık makyaj yapıyorsanız ve cilt problemlerinin oluşmasını önlemek istiyorsanız bu ürünü rahatlıkla kullanabilirsiniz. Yağlı ciltler için özel olarak tasarlanan bu temizleyici etkili sebum kontrolü sağlar. Karma cilt tipleri de alın ve burun bölgesindeki yağlılığı ve diğer bölgelerdeki kuruluğu dengelemek için bu ürünü tercih edebilir. Maruderm yüz temizleme ürünleri gözeneklerin tıkanmasından kaynaklanan cilt problemlerini de çözer. Derinlemesine temizlik sunan bu ürün pürüzsüz cilt görünümüne kavuşmanız için idealdir. Bakımına dikkat edenler, “Maruderm yağ bazlı temizleyici hangi cilt tipine uygun?” sorusuna da yanıt arıyor. İçeriğimizde bilmek isteyeceğiniz her detayı ele aldık!  Maruderm Yağ Bazlı Temizleyici Hangi Cilt Tipine Uygun? Maruderm temizleme yağı makyaj kalıntılarının iyice temizlenmesi için özel olarak formüle edilir. Farklı cilt tipleri ile uyumlu bileşenler içermesi sayesinde karma tipli ciltlerde de kullanılır. Bu temizleyici yağın nemlendirici özelliği sayesinde cildiniz nemli kalır ve çevresel faktörlerin neden olduğu hasarlar da önlenmiş olur. Maruderm temizleme yağı cildin doğal nem dengesini korumaya yardımcı olarak yüzünüzün sağlığını korur. Etkili temizleme özellikleri ile tercih edebileceğimiz ürünler kullanım kolaylığıyla da müşterilerin beğenisini kazanır.  Maruderm yağ bazlı temizleyici cildinizi iki aşamalı temizleme yöntemiyle derinlemesine temizler. Bu ürün tüm cilt tipleri için uygundur. Maruderm temizleyici aynı zamanda makyajın çıkarılmasında da son derece etkilidir. Cilt yüzeyinde ve gözeneklerde biriken makyaj kalıntılarını ve kirleri, düzenli kullandığınızda etkili bir şekilde temizler. Böylece cildinizi canlanır ve genç görünmenizi sağlar. Ürünler özenle formüle edilen içeriklerle zenginleştirilmiştir. Maruderm ürünleri cilde zararlı olan SLES, SLS, gibi zararlı maddeleri de içermez. Maruderm temizleme yağı sağlıklı ve etkili olan içeriklerle cildinizi temizlemek ve bakım yapmak için ideal seçimdir. Şimdi, “Maruderm yağ bazlı temizleyici nasıl kullanılır?” sorusuna yanıt verebiliriz. Maruderm Yağ Bazlı Temizleyici Nasıl Kullanılır? Maruderm serum kullanımı da kolay olan ürünlerdendir. Bakım rutini oluştururken sabah kalktığınızda ve akşam yatarken olmak üzere günde iki kez kullanabilirsiniz. Cildinizi derinlemesine temizlemek ve günlük bakımı yapmak için parmak uçlarınızla masaj hareketleriyle uygulama yapabilirsiniz. Ardından bol su ile iyice durulayabilirsiniz.Akne sorunu yaşayanlar tarafından “Maruderm yağ bazlı temizleyici sivilce yapar mı?” sorusu da merak edilen konular arasında yer alıyor. İçeriğimizin devamından merak ettiklerinizi öğrenebilirsiniz. Maruderm Yağ Bazlı Temizleyici Sivilce Yapar mı? Maruderm ürünleri iyice temizlendiği sürece sivilce gibi cilt sorunları yaşamazsınız. Ürün doğru şekilde durulandığında yağ gözenekleri tıkamaz ve ciltte kalıntı bırakmaz. Bu nedenle Maruderm ürünlerinin sivilcelere neden olma olasılığı düşüktür. Ancak her cilt farklıdır ve ürünün etkileri cilt tipinize göre farklılık gösterebilir. Ürünlerin yağ bazlı olması sizde endişe oluşturabilir. Ancak bu ürünün yağ tabakası ek koruma sağlayarak gözeneklerdeki birikintileri almaya faydalıdır. İyi durulandığında yüzünüzde ekstra yağlanma olmaz. Bu ürünlerin düzenli kullanımı sayesinde yüzünüzde yağ sorunları da azalır. Maruderm Yüz Yıkama Jeli Yağ Bazlı mı? Maruderm jel ürünü yağ bazlıdır. Bu ürünler cildi derinlemesine temizler ve ciltte yağ kalıntısı bırakmaz. Bu sebeple hassas cilde sahipseniz cildinizi kir ve makyaj kalıntılarından temizlemek istediğinizde bu ürünü rahatlıkla tercih edebilirsiniz.Ürün, hassas formüle sahiptir ve bu sayede yağlı ciltler için de uygundur. Kullanıma bağlı olarak değişse de ürün kişinin cildinde ekstra yağ tabakası oluşturmaz. Jel içeriğinde bulunan bitki özleri ve proteinler sayesinde cildiniz sağlıklı bir görünüme kavuşur. Jel içerikler yağ bazlı olması sayesinde yüze aynı zamanda nem ve canlılık sağlayarak tazelik hissi verir. Ürün hassas ciltlere özel geliştirilmiş formüle sahip olduğundan tüm cilt tiplerine uygundur. Günlük cilt bakımını sağlayarak cildinizin canlı bir görünüme kavuşmasına yardımcı olur. 
Güzellik Sırrınız: Garnier Micellar Makyaj Temizleyici

Eve Blog

Güzellik Sırrınız: Garnier Micellar Makyaj Temizleyici

Güzellik Sırrınız: Garnier Micellar Makyaj Temizleyici Cilt bakımının ilk aşaması olan makyaj temizlemek, uzun vakit aldığında can sıkıcı olabilir. Sırf bu nedenle makyajını çıkarmadan uyuyanların ciltleri, durumdan pek memnun kalmayacaktır. Çift aşamalı temizlik yapmaya üşenip günlük veya yoğun makyajlarını çıkarmak isteyenler için artık bir seçenek var: Garnier çift fazlı micellar kusursuz makyaj temizleme suyu! Garnier micellar su, içinde barındırdığı yağlarla kolaylıkla makyajı temizlerken yüzünüzdeki nem dengesini korumaya destek olur. Uzun bir günün ardından vakit kaybetmeden cilt temizliği yapmak için üründen faydalanabilirsiniz. Yazımızda, sizlere ürünü nasıl kullanmanız gerektiğine dair öneriler vereceğiz.  Micellar Su Makyaj Temizler mi? Nasıl kullanacağınızı öğrenmeden önce “Micellar su makyaj temizler mi?” diye düşünüyor olabilirsiniz. Bu sorunun cevabı, evettir. Micellar sular, cildi makyajdan arındırması için geliştirilmiş bakım ürünleridir. Dolayısıyla içerisinde kullanılan maddeler gereği, makyajınızı temizler. Ancak bu noktada zorlanmadan ve yüzünüzü çekiştirmeden kullanabileceğiniz bir ürüne ihtiyaç vardır. Yüzünüzü çekiştirerek ve zorlanarak makyaj silmeniz uzun vadede yaşlanmayı hızlandırır. Cildinize nazik davranmanız ve onu nemlendirmeniz önemlidir. Nazik dokunuşlarla makyajınızı temizleyebilmeniz için güçlü formülle üretilmiş bir micellar kullanmalısınız. Bu aşamada imdadınıza koşan Garnier çift fazlı micellar kusursuz makyaj temizleme suyu ürününü kullanabilirsiniz. Bu micellar suyu, kullandıktan sonra cildinizi nemlendirmeniz iyi bir uygulamadır. Ancak bazen cilt bakımı yapmak istemeyebilirsiniz. Yorgun olduğunuz günlerde sadece Garnier micellar su ile yüzünüzü yıkamanız cildinizi temizlerken aynı zamanda nemlendirmenize olanak tanır. Garnier Çift Fazlı Micellar Kusursuz Makyaj Temizleme Suyu Nasıl Kullanılır? Yüzünüzü derinlemesine temizleyen ve makyajınızı rahatça çıkarabileceğiniz ürününüzü aldıktan sonra geriye kullanmak kalıyor. “Garnier çift fazlı micellar kusursuz makyaj temizleme suyu nasıl kullanılır?” diye düşünüyorsanız aşağıdaki adımları izleyin: -Micelları ellerinizle direkt yüzünüze uygulamanız doğru bir kullanım değildir. Bu nedenle silerken kullanacağınız yumuşak bir temizleme malzemesi tercih etmelisiniz. - Bu ürün, cildinize göre; makyaj temizleme pamuğu, havlusu, bezi, mendili olabilir. İşlemin bu kısmında cildinize en iyi geleni seçmelisiniz. Ancak sert bir madde cildinizde mikro çizikler yaratabilir. - Micelları seçtiğiniz ürüne dökmeden önce  çalkalamalısınız. Bu şekilde micellar su içindeki yağla karışır ve iyi bir sonuç verir. - Garnier micellar suyu seçtiğiniz beze döktükten sonra yoğun bir göz makyajınız varsa biraz bastırarak bekletin. Bu sırada micellar kirpiklerinize kadar nüfuz eder ve kolayca makyajınızı çıkarmanıza olanak tanır. Ancak gözünüzün içine kaçırmamaya dikkat etmelisiniz. - Gözlerinizdeki makyajı çıkardıktan sonra bezin temiz tarafı veya yenisiyle cildinizi arındırın. Yüzünüzün geri kalanını da tamamladıktan 3-4 dakika içerisinde cildinizi temizleyebilirsiniz. Tüm bu aşamaları dikkatlice uyguladıktan sonra çoğu makyaj kullanıcısının aklında bir soru belirir: Micellar sudan sonra yüz yıkanır mı? Evet, micellar sudan sonra yüzünüzü mutlaka yıkamalısınız. Her ne kadar Garnier micellar su, cildi nemlendiren bir yapıya sahip olsa da yüzünüzü bol suyla arındırmanız gerekir. Çünkü ürün nemlendirici bir krem değildir. Uzun vadede micellar suyla temizlediğiniz yüzünüzü yıkamamanız ciddi problemlere yol açabilir. Çünkü ürünün içindeki temizleyici kimyasallar, yüzünüzün emmesi gereken bir yapıda değildir. Bol suyla yüzünüzü tamamen arındırdıktan sonra da ürünün içindeki yağ, nemini vermiş olur. Kullanımı oldukça pratik olan ürün sayesinde çift aşamalı temizlikten alacağınız verimi elde edebilirsiniz. Ürünün kısa bir seyahate çıkacağınız zaman hazırladığınız küçük makyaj çantasına sığabilecek bir boyutu da vardır. Garnier micellar su alıp cilt bakım rutininize dahil etmek istediğinizde normal ve seyahat boylarına Eve Shop’tan ulaşabilirsiniz.
Su Gibi Hafif: Neutrogena Hydro Boost Water Gel ile Tanışın

Eve Blog

Su Gibi Hafif: Neutrogena Hydro Boost Water Gel ile Tanışın

Su Gibi Hafif: Neutrogena Hydro Boost Water Gel ile Tanışın Nem kaybı, zaman, günün yorgunluğu ve şehrin kirliliği yüzünüzde kalıcı izler bırakmasın! Daha genç, canlı ve aydınlık bir görünüm için kalıcı etkiler sağlayan su gibi hafif Neutrogena Hydro Boost Water Gel ile tanışın! Bu ürün, hyaluronik asit içeriği sayesinde nemi cildinize hapsederek daha aydınlık bir görünüme kavuşmanızı sağlar. Neutrogena Hydro Boost Water Gel krem, Hydro Boost sayesinde etkili bir nemlendiricidir. Ağırlığının 1000 katına kadar suyu hapsetme özelliğine sahip hyaluronik asit, bu teknolojiyle şimdi çok daha ulaşılabilir durumdadır. Nemlendirici özelliğine ek canlandırıcı water gel dokusuyla cildinizde ağırlık ve yağlılık hissi bırakmadan emilir. Matrix teknolojisiyle güçlendirilen formülle nemi cildinizin epidermis tabakasında hapsedebilirsiniz. Neutrogena Hydro Boost Water Gel Ne İşe Yarar? Vücudunuzun koruyucu bariyeri olan cildiniz, nem ve sağlıklı yağlar gibi iyi bileşenleri içerde kir ve bakteri gibi kötü olanları ise dışarıda tutar. Ancak zamanla cilt bariyeri zayıflayabilir. Yaş almak, hava kirliliği, yeterli su tüketmemek, yanlış ürün kullanımı, cilt bariyerini zayıflatan nedenlerdendir. Bariyerin zayıflamasıyla birlikte cildiniz sahip olduğu değerli yağları ve nemi kaybedecektir. Bu da cildinizin dolgun ve aydınlık görünmesini engelleyecektir. Cildinizin yeniden güç kazanması veya var olan gücünü korumasını istiyorsanız kaliteli bir nemlendirici kullanarak onu şımartmanız gerekir. Klasik nemlendiriciler nemin cilde nüfuz etmesini sağlamayacağı için onarma işlemini gerçekleştiremezler. Burada “Neutrogena Hydro Boost Water Gel ne işe yarar?” sorusunun cevabıyla karşılaşırsınız. Hyaluronik asitle güçlendirilen nemlendirici, cilt bariyerinizi dış etkilerden koruduğu gibi içeriden onarılmasına da yardımcı olur. Klasik nemlendiriciler gibi dışarıdan içeriye değil, içeriden dışarıya nem akışını sağlayan Hydro Boots serisini nemlendiricinizle deneyip Neutrogena Hydro Boost serum ile destekleyebilirsiniz. Neutrogena Hydro Boost Water Gel Nasıl Kullanılır? Cildinizin ihtiyaç duyacağı nemi sunan hyalüronik asit içerikli nemlendiriciyi kullanmadan “Neutrogena Hydro Boost hangi cilt tipi için?” sorusunu merak edebilirsiniz. Her cilt tipi için uygun olan ürün, ayrıca her yaş aralığına uyum sağlayacak biçimde üretilmiştir. Özellikle yaşlanma belirtileri başlamadan önce kadınların kullanması önerilmektedir. Bununla birlikte nem ihtiyacı duyan her cilt tipi için uygundur. Uygulamanın tam koruma sağlayabilmesi için kullanım önerilerini takip etmeniz gerekir. Ürünü kullanırken şu adımları takip edebilirsiniz: - Cildinizi makyaj ve kir artıklarından tamamen temizlediğinizden emin olun. Bunun için ılık suyla yıkadığınız cildinize hafif bir temizleyici tonik uygulayabilirsiniz.- Yeterli miktardaki nemlendiriciyi parmaklarınıza alarak cildinize uygulayın.- Uygulama dairesel ve yumuşak hareketlerle olmalı.- Dilerseniz yaşlanma belirtilerini engellemek için aşağıdan yukarı hareketlerle de ürünü cildinize yedirebilirsiniz.- Kullandığınız nemlendirici miktarı, kuruluk bırakacak kadar az ne de ıslak bir görünüm verecek kadar fazla olmalı.- Bu aşamada Neutrogena Hydro Boost Göz Kremi de kullanabilirsiniz.- Daha etkili bir deneyim için ürününüzü düzenli bir şekilde kullanmaya devam etmeniz gerekir. Nemlendiriciyi, makyaj bazı olarak kullanabileceğiniz gibi gece veya gündüz dilediğiniz saatte uygulayabilirsiniz. Ürünü ihtiyacınıza göre günde bir veya iki kez kullanabilirsiniz. Hydro Boots serisinin cildin 24 saat boyunca nemli kalmasını sağladığı klinik olarak kanıtlanmıştır. Ayrıca 1 haftalık deneyimin sonunda kadınların %86'sı cildinin daha pürüzsüz olduğunu, 4 haftalık deneyimin sonunda ise %91'i cildinin daha yumuşak olduğunu bildirmiştir. Neutrogena Hydro Boost Kaç Yaş İçin Uygundur? “Neutrogena Hydro Boost kaç yaş için?” sorusunu sorduğunuzda nemin her yaş grubu için gerekli olduğunu söyleyebiliriz. Gün boyu ihtiyaç duyacağınız nem, Neutrogena Hydro Boost Water Gel ile parmaklarınızın ucunda! Siz de ürünü kullanarak cildinizin nem dengesini koruyabilirsiniz. 
Güneş Sonrası Bakım: Lekelere ve Yaşlanmaya Karşı

Eve Blog

Güneş Sonrası Bakım: Lekelere ve Yaşlanmaya Karşı

Güneşin ışıltısı, sıcaklığı ve D vitamini kaynağı olması birçok kişi için keyif vericidir. Özellikle deniz ve kum ile birleşince, adeta bahar ve kış aylarının yorgunluğunu atmak için herkesin hayalini süsleyen bir üçleme oluşturur. 
Yazın Işıltısında 10 Adımda Mükemmel Makyaj

Eve Blog

Yazın Işıltısında 10 Adımda Mükemmel Makyaj

Her yaz trendler değişse de doğal ve ışıl ışıl makyaj modası hiç geçmiyor! Bu yıl da makyaj malzemeleri, birbirinden güzel tonlarla tasarlandı. Pırıltılı göz farları, Lip Gloss, renkli eyeliner ve güneşte yanmış gibi gösteren allıklar, bu yılın en sevilen ürünleri. İşte, bu ürünlerle 10 adımda mükemmel makyaj yapmanız için öneriler!!
Hyalüronik Asit Nedir?

Eve Blog

Hyalüronik Asit Nedir?

Hyalüronik Asit Nedir? Cilt bakımı ve saç ürünleri söz konusu olduğunda adını sık sık duyduğumuz hyalüronik asit birçok faydası sayesinde bakım sektöründe en çok tercih edilen ürünlerin yapı taşı olarak karşımıza çıkıyor. hyalüronik asit yapısında asit şeker ve protein bulunduran, insan biyolojisi söz konusu olduğunda gerekli ve yararlı sayılan bir moleküldür. Su tutma özelliği sayesinde insan vücudunda kaslarda, kemiklerde ve ciltte doğal olarak bulunan bu molekül, gıda takviyesi olarak da ya da cildiniz üzerinde etki edebilecek bir takviye olarak dışarıdan alınabilir. Özellikle eklem ve cilt konusundaki tedavilerde sıklıkla kullanılan hyalüronik asit, kozmetik sektöründe de cilt ve saç bakımında sıklıkla kullanılan içerikler arasında yer alır. Hyalüronik asit adını cam anlamına gelen hyalos isminden alarak türemiştir. Yapı olarak içerisinde çok fazla su bulundurabilen bu molekül, görünüşü sebebi ile bu ismi almıştır. İnsan vücudu içerisinde doğal olarak bulunan hyalüronik asit, kendi yapısına ek olarak neredeyse 1000 kat daha fazla su tutabilir. Bu sayede kas ve kemiklerdeki hareket sisteminde bir esneklik sağlayarak, buradaki yapıların hareketini kolaylaştırır. Vücutta bulunan en büyük ve bütüncül yapılardan birisi olan cilt hyalüronik asit bakımından zengin olmak zorundadır. hyalüronik asit cilt üzerindeki nem dengesinde büyük bir rol oynar. Bu molekülün cilt üzerinde azalması cildinizin kurumasına ve tahriş olmasına neden olabilir. Cildiniz üzerinde yeterli nem olmaması ve kuruluk gözlemlenmesi çeşitli cilt hastalıklarına ve cildinizde istediğiniz görünümü yakalayamamanıza da neden olabilir. Özellikle yoğun makyaj malzemesi uygulamaları, yanlış cilt bakım ürünlerin tercih edilmesi gibi durumlar zamanla cildinizde hyalüronik asit miktarının azalmasına ve cildinizde istenmeyen durumların oluşmasına neden olabilir. Bu durumda hyalüronik asit içeren cilt bakım ürünlerini kullanarak cildinize takviye ile ihtiyacı olan desteği sağlayabilir ve cildinizin çok daha iyi bir şekilde görünmesini sağlayabilirsiniz.  Hyalüronik Asit Çeşitleri  Hyalüronik asit moleküler düzlemde iki farklı görünüme sahiptir. Bunlardan ilki mikro moleküler hyalüronik asit olarak adlandırılan molekül çeşididir. Mikro hyalüronik asit cildin deri altındaki tabakasına kadar nüfuz ederek etkili ve nitelikli bir yenilenme sürecine imkan sağlar. Derinin içten nemlenmesine yardımcı olabilecek olan bu molekül aynı zamanda deriyi doğal olarak hyalüronik asit üretmeye teşvik edebilir ve cildiniz üzerinde doğal bir iyileşme etkisi oluşturur. Diğer bir çeşidi ise makro moleküler hyalüronik asit olarak adlandırılan bu moleküller genellikle cilt altına inemez. Deriniz ve cilt bariyeriniz üzerinden onarım sağlamak istediğiniz noktalarda sizlere yardımcı olabilecek olan bu molekül, diğer türüne göre daha büyük parçalardan oluşur. Ancak bu yapısı sayesinde deri üzerinde iyileşmelere neden olarak cildin daha esnek ve canlı bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.  Hyalüronik asitin söz konusu olan bu iki türü de cilt bakım ürünlerinde tercih edilebilir. Deri ve cildinizde oluşan bazı kuruluklar genel olarak cilt tipiniz ve tüm yüz deriniz ile ilgili olabilir. Yüzünüzün yapısı tamamen değişebileceği gibi bölgesel olarak da kuruyarak cildinizde hoşlanmayacağınız sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu durumda ihtiyacınıza göre cilt bakım ürünlerini tercih ederken mikro moleküler hyalüronik asit ya da makro moleküler hyalüronik asit olmak üzere cildinizin ihtiyacına yönelik olarak tercih edebilirsiniz. Cilt bakım ürünlerinin içeriklerindeki bu ayrımları bilmek, cilt bakımınızdan dilediğiniz gibi bir sonuç alabilmenizde son derece büyük önem taşır.  Hyalüronik Asit Ne İşe Yarar? İnsan vücudunun çok büyük bir kısmı sudan oluşur. Bedeninizdeki su dengesi organlarınızın çalışmasından cildinizin esnekliğine kadar pek çok alanda işlevsellik sağlar. hyalüronik asit içerisinde yer alan yüksek miktarda su sayesinde cildinizin ihtiyacı olan nemi ve su dengesini sağlayarak vücudunuzda pek çok alanda etkinlik gösterir. Başlıca etkiler ise şu şekilde sıralanabilir; Cildinizin ışıltılı görünmesini ve nem dengesi ile cildinizde taze ve güzel bir görünüm olmasına yardımcıdır.Cildinize sağladığı nem sayesinde cildiniz üzerinde esnek bir yapı sağlar. Bu sayede yaşlanma kırışıklıkları gibi erken kırışıklık sorunları ile baş edebilir. Eklem ve kaslar üzerinde sağladığı esneklik ile bu alanlarda rahat hareket edebilmeyi ve bu rahat hareket edebilme durumunu sürdürebilmeyi sağlar. Hyalüronik asit yaraları iyileştirebilme gücüne sahiptir.Vücutta doğal olarak göz yapısı içerisinde bulunan bu molekül, gerekli durumlarda göze dışarıdan takviye ilaçlar aracılığı ile damlatılarak göz sağlığı konusunda da destek sağlar.  Hyalüronik Asit Serum Nedir? Cilt bakım ürünleri söz konusu olduğunda kremler ve serumlar en çok tercih edilen ürünler arasında yer alır. Özellikle nemlendirici ve onarıcı etkiye sahip ürünlerde çoğunlukla tercih edilebilen serumlar, söz konusu cilt üzerinde olumlu pek çok etkiye sahip olan hyalüronik asit olduğunda da serumlarda sıklıkla tercih edilen içerikler arasında yer alıyor. Eveshop ’un geniş ürün skalası içerisinde yer alan hyalüronik asit içerikli serumlar, özellikle cildi üzerinde yoğun bir nem etkisi almak isteyen kullanıcılar tarafından tercih ediliyor. Serumların içerisinde yer alan yoğun hyalüronik asit, meyan kökü ve pirinç özü gibi cildinizi hem beslemeye hem de daha ışıltılı ve güzel bir görünüm kazandırmaya yardımcı olan içerikleri sayesinde bu ürünler sıklıkla tercih ediliyor. Hyalüronik asit içerikli cilt bakım ürünleri cildin kaybettiği nemini geri kazanmasını ya da mevcut nemini korumasını sağlayacak farklı etkilerde ve içeriklerde kullanıcılara sunuluyor. Zamanla cildiniz üzerinde kırışıklık öncesi oluşan ince çizgiler, göz çevresindeki kaz ayağı çizgileri ve özellikle alın bölgenizdeki çizgiler belirginleşmeye başlayabilir. Bu dönemlerin başlangıcında kullanmaya başlayacağınız cilt bakım ürünleri sayesinde cildinizi koruyarak, kırışıklık oluşumlarını yavaşlatabilir ve cildinizin çok daha sağlıklı bir şekilde görünmesini sağlayabilirsiniz. Hyalüronik Asit Alırken Nelere Dikkat Edilmeli? Hyalüronik asit her ne kadar isminde asit bulunsa da aslında insan bedeninde kendiliğinden de bulunan bir moleküldür. Bu nedenle diğer asitler ve cilt bakım ürünleri gibi kullanımında cildinizi tahriş edebilecek ya da cildiniz üzerinde hasar bırakabilecek bir etkiye sahip değildir. Cildinizin nem dengesinin bozulduğunu ya da cildinizin kurumaya başladığını düşünüyorsanız Eveshop üzerinden sizlere sunulan farklı markaların hyalüronik asit ürün seçeneklerini değerlendirebilirsiniz.  Hyalüronik asit kullanımında cildiniz üzerinde dilediğiniz etkiyi alabilmek için düzenli kullanıma özen göstermelisiniz. Eğer cildiniz kurumaya başladıysa, cildinize kendi kendine hyalüronik asit üretemiyor olabilir. Bu nedenle düzenli kullanım ile cildinize ihtiyacı olan nemi vermeniz, zaman içerisinde cildiniz üzerinde sağlıklı bir etki alabilmeniz ve cildinizin kendini sağlıklı bir şekilde toparlayabilmesi açısından oldukça önemlidir.
Doğru Şampuanı Seçmenin 5 Tüyosu

Eve Blog

Doğru Şampuanı Seçmenin 5 Tüyosu

Doğru Şampuanı Seçmenin 5 Tüyosu Güzelliğin en önemli ayrıntılarından biri de şüphesiz ki saçlardır. Saçlara iyi bakmanın yolu da doğru seçilmiş bir şampuandır. Şampuanı doğru seçmek demek, saç tipinize uygun olanı seçmek demektir. Herkesin saç yapısı bir olmayacağı için saç bakımında şampuan seçimi oldukça önemli bir konudur. Saçınızın özelliği nedir, size uygun doğru şampuan seçimini nasıl yapabilirsiniz? Bu soruların cevabını yazının içinde okuyabileceksiniz. Şampuan seçimi bazıları için çok kolaydır, çünkü buna çok da dikkat etmezler. Saç özelliklerini belirlemeden sadece kısa vadede işlerini görecek şampuanları seçerler. Aslında bu durum oldukça yanlış bir seçimdir. Şampuan seçimi basit bir durummuş gibi görünse de saç özelliklerine göre farklılık göstermektedir. Bazılarının saçları kuru, bazılarının yağlıdır; bazılarının saçları ince telli iken bazılarının kalın tellidir. Hal böyle olunca şampuan da bu özelliklere göre değişik olacaktır. Saçlarınızın doğru bir şekilde onarılmasını, korunmasını istiyorsanız, saç dökülmesi gibi bir probleminiz var ve bunu halletmek istiyorsanız öncelikle saçınızın nasıl olduğunu belirleyin. Bunu belirledikten sonra doğru sampuanı seçmek çok da zor olmayacaktır. Üstelik sonuca daha kolay ulaşacağınız için pozitif olarak sizi etkileyecektir. 1. Saç Tipinizi Belirleyin Saç dökülmesi, kepeklenme, hacimsiz görüntü; yağlı saçlar, kuru saçlar... Saçlarla ilgili bu farklılıklar çoğaltılabilir. Her bir farklılığın çözümü var. Bu çözüme ulaşabilmek öncelikle saç tipinizi belirlemekten geçer. Çünkü yağlı saçlar için hazırlanmış bir şampuan kuru saçlar için çare olmayacaktır. Ya da saçlarınızda dökülme problemi varsa kepeklenme sorunu için alacağınız şampuan size fayda sağlamayabilir. Bu sebeple ilk olarak yapmanız gereken şey, saçınızın size ne söylediğini duymaktır. Saç tipinizi belirlediniz; şimdi sıra bu saç tipine göre seçmeniz gereken şampuanı almaktır. Önce şunu söylemekte de fayda var: Şayet evinizde sizden başka biri yaşıyorsa ortak şampuan kullanımına dikkat edin. Çünkü kullanılan şampuan, sizin saç tipinize uygun olmayabilir. Hele ki saç sorunları yaşıyorsanız bu sorun uzun vadede devam edebilir, çözüme kavuşturmak zor olabilir. Bu yüzden şampuan seçerken bireysel davranmanız daha doğru bir hareket olacaktır. 2. Şampuanın İçeriğine Dikkat Edin Saç tipinizi belirlediniz ve şimdi sıra şampuan almakta! Eğer saç tipinize göre ve özelliğine göre şampuan seçtiğinizi düşünüyorsanız artık şampuanın içeriğine de bakabilirsiniz. Şayet saçlarınız çok hassas ise, en ufak bir kimyasaldan zarar görüyor ise içinde petrol türevi, paraben bulunan şampuanlardan uzak durmanız size tavsiyemizdir. Böyle bir durumda doğal, bitkisel içerikli ürünleri kullanarak saçlarınızı koruyabilir, onarabilirsiniz. Bu seçimi uzun süre devam ettirirseniz saçlarınızın canlılığını, sağlığını da koruyabilirsiniz. Bitki özlü şampuanların içinde bulunan vitaminler ile saçlarınız beslenir, onarılır. Saçlarımız, dış görüntümüzün en önemli ayrıntılarından biridir. Onlara ne kadar iyi bakarsak kendimizi o kadar iyi hissederiz. Uçları kırılmış, mat bir görüntüye sahip saçlara kimse sahip olmak istemez. Saçlarınızın parlak olması, hacimle dalgalanması her zaman hoşumuza gider. Bu görüntüyü elde etmenin kolay yolu, saçınız için doğru şampuanı seçmenizdir. Bitkisel yağlar açısından zengin içerikli şampuanları tercih ederek saçlarınızı hem besleyebilir hem de istediğiniz sağlıklı görüntüye kavuşturabilirsiniz. Dermokil Doğal Argan Özlü Şampuan içerisinde bulunan argan yağı özü saçlarınızı canlandıracak, aynı zamanda ipeksi bir yumuşaklık kazandıracaktır. Saç diplerinize yapacağı bakım ile birlikte saç kökleriniz güçlenecek, böylelikle dökülme sorunu yaşamayacaksınızdır. Bu tip içinde bitkisel yağ bulunan şampuanlarla saçlarınızın nem dengesini de sağlayabilirsiniz. Nem dengesini koruduğunuz saçlarınız mat bir görüntüye bürünmeyecek, haliyle kepek oluşmasını da engelleyecektir. Tabii bitkisel içerikli şampuanların en güzel yanı da verdiği kokudur. Farklı yağlardan elde edilmiş bir şampuan, hacim ve parlaklık sağlarken saçlarınızın mis gibi kokmasına da yardım edecektir. 3. Kalın ve İnce Telli Saçlar İçin Şampuan Seçimi Her saç tipinin beklentilerinin farklı olduğunu söylemiştik. Kalın telli ve gür saçlar için de ayrı bir şampuan vardır. Bu tip bir saçınız varsa sizler için doğru şampuan, nemlendirme ve yumuşatma özelliği olan şampuanlar olacaktır. Gliserinli, pantenol ve shea yağı gibi nemlendirici içeren şampuanlar, kalın telli ve gür saçların en büyük kurtarıcıları arasında yer alır. Urban Care Curl Hibiscus Water&Shea Butter Şampuan saçlarınıza istediğiniz bakımı yapar. İçinde bulunan shea yağı ile saçlarınızın nem dengesini yerine getirir, derinlemesine temizler ve saçlarınızın ağırlaşmadan, doğal bir görüntü kazanmasına yardım eder. Düzenli kullanım ile birlikte saç deriniz de besleneceği için kepeklenme gibi bir sorunla da karşılaşma ihtimaliniz ortadan kalkacaktır. İnce telli saçlar ise kırılmaya çok daha müsait, oldukça hassas bir saç tipidir. Ayrıca görüntü olacak da genelde daha sönük haldedirler. Eğer saçlarınız ince telli ise doğru şampuan, içinde sodyum klorür ve polietilen glikol olmayan şampuanlardır. Bu kimyasallar saçlarınızın çok daha çabuk kurumasına ve haliyle daha kırılgan olmasına sebep olur. İnce telli saçlarınıza en doğru şampuan, hacim katacak şampuandır. Elidor Günboyu Hacimli Saçlar şampuanı gün içinde saçlarınız neye maruz kalırsa kalsın hacmini yitirmez, dolgun bir görüntüye sahip olur. Saçlarınız her an yeni yıkanmış gibi temiz ve parlak görünerek sizi gün içinde daha da mutlu eder. 4. Kuru ve Hasar Görmüş Saçlar İçin Şampuan Seçimi Çoğu kadın daha bakımlı görünmek için ya da saç şeklinin var olan halinden memnun olmadığı/değişiklik yapmak için ısı ile saçlarını şekillendirir. Bu ısı ile şekillendirme aletleri saçları hiçbir şeyin veremeyeceği kadar çok zarar verir. Saçlar kırılır, rengini kaybeder, solgun ve sönük bir görüntünün meydana çıkmasına neden olur. Eğer böyle bir saç tipine sahipseniz içinde keratin bulunan şampuanlar sizin doğru şampuanınız olacaktır. Keratin, saçınızı besleyen bir maddedir. Dove Yoğun Onarıcı şampuan, keratin onarım teknolojisi ile hazırlanmış bir şampuandır. Yıpranan saçlarınızı onarır, düzenli kullanımda koruyucu bir kalkan görevini de üstlenir. Saçınız için gerekli olan nemi de sağlayan keratin maddesi, daha parlak, canlı bir görünüm kazanmanıza yardım eder. 5. Boyalı Saçlar İçin Şampuan Seçimi Kadınların kendini iyi hissetme yöntemlerinden biri de saçlarını boyamalarıdır. Ama gelin görün ki saç boyama, saça zarar veren işlemlerden biridir. Hem saçın sağlığını korumak hem de boyanın rengini korumak için içinde vitamin bulunduran şampuanları seçmeniz doğru bir tercih olacaktır. Elidor Renk Koruyucu şampuan saç renginin hızlıca akıp gitmesini istemeyenlerin yardımcı şampuanıdır. Özel Color Shield teknolojisi ile oluşturulan formülüyle saçlarınızı temizlerken boyalı saçlarınızı da korur, parıl parıl görünen bir saç yakalamanza yardım eder. Son olarak şunu da söylemekte fayda var. Saçlarınızda, yukarıda saydığımız durumlardan herhangi biri yoksa saçlarınız “normal” olarak adlandırılır. Eğer saç derinizdeki sebum miktarı normal bir seviyede ise, saçlarınız normal kategorisine girer. Bu saçlar için ise derinin yağ ve nem dengesini korumaya devam etmelisiniz. Herhangi bir şampuanda nemlendirici bir etki varsa bu, saçlarınız için yeterlidir. Şayet bu tip bir şampuanla yıkadınız ve 24 saat içinde saçlarınız yağlanmıyorsa normal saçlara özgü olan şampuanlar, sizin için doğru şampuandır.
L'oreal Paris Revitalift Clinical Yüz Güneş Kremi Mucizesi

Eve Blog

L'oreal Paris Revitalift Clinical Yüz Güneş Kremi Mucizesi

L'oreal Paris Revitalift Clinical Yüz Güneş Kremi Mucizesi  Yaz geldiğine göre artık cildimizi güneşten korumaya ekstra dikkat etmeliyiz. Elbette en etkili yol, güneş kremi kullanmak. Ancak doğru kremleri seçmediğinizde, istemediğiniz sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Bu içeriğimizde, fikir edinmeniz için Loreal Paris güneş kremi serisinden Revitalift Güneş Kremi’ni inceliyoruz. Bildiğiniz gibi güneşin hem fizyolojik hem de psikolojik olarak birçok yararı vardır. Ancak zararlı olduğu da bilinen bir gerçektir. Özellikle ciltteki yaşlanma belirtilerinin %80’inin, güneş ışınlarından kaynaklandığı belirtiliyor. Bu nedenle cildimizi, zararlı ışınlardan korumak oldukça önemli. Loreal Paris Revitalift güneş kremi ise birçok kadının favori kremlerinden biri. Gelin, bilmeniz gereken tüm detaylara birlikte bakalım.  Loreal Revitalift Hangi Yaş Aralığı İçin Uygun? Loreal Revitalift güneş kremi, yaşlanma karşıtı etkiye sahiptir. Düzenli kullanımlarda, cildin yenilenmesini ve renk eşitsizliklerinin onarılmasını sağlar. Özellikle yaştan kaynaklı kırışıklıklar için de kullanılır. Güneşin zararlı ultraviyole ışınlarından ve yaşlanma belirtilerinden koruyan bu mucizevi krem, genellikle 40 yaş üzeri kadınlara tavsiye ediliyor. Peki, Loreal Revitalift güneş kremi ne işe yarar? Merak ediyorsanız yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. Loreal Revitalift Krem Ne İşe Yarar? Loreal Paris güneş kremi, 50+ faktör güneş koruma özelliğine sahiptir. Erken yaşlanmaya karşı güneşin zararlı ışınlarından korunmak için geliştirilmiş geniş spektrumlu bir kremdir. Aşağıdaki özelliklerinden dolayı cildini yaşlanmaktan ve güneşten korumak isteyen kişilerin ilk tercihidir. ·         UVA filtreleriyle cildin güneşten korunmasına olanak tanır.·         Antioksidan C vitamini sayesinde cildin erken yaşlanmasının önüne geçer.·         Cildin doğal ışıltısını korur ve görünümü daha güzel hale getirir.·         İçerisinde bulunan E vitamini, antioksidan etkisini arttırır.·         İçeriğinde bulunan bileşenler, cildin nemlenmesini sağlar.·         Suya dayanıklı olduğundan plajda rahat şekilde kullanmak mümkündür.·         Düzenli kullanım sayesinde ciltteki renk eşitsizliğini giderir. Yukarıdaki özelliklerinden dolayı “Loreal güneş kremi hangi cilt tipine uygun?” sorusu çok merak ediliyor. Her cilt tipine uyum gösteren bu kremi, kuru veya yağlı cilt fark etmeksizin güvenle kullanabilirsiniz. Loreal Revitalift Güneş Kremi Nasıl Kullanılır? Eşsiz özelliklere sahip Revitalift güneş kremini cilde uygulamak çok basit! Sürmeye başlamadan önce Loreal Paris güneş kremi çalkalanmalıdır. Sonrasında parmak uçlarına sıkabilir, yüzünüze sürerken yumuşak hareketlerle kremi eşit miktarda dağıtabilirsiniz. Revitalift güneş kremini göz çevrenize sürmeniz mümkündür. Çünkü yumuşak bir içeriğe sahiptir ve bu nedenle hassas bölgeler için kullanıma uygundur. Genellikle Loreal Paris güneş kremi kullanımı için sabah erken saatler öneriliyor. Evden çıkmadan 20 dakika önce kremi sürebilirsiniz. Tabii ki ara sıra tazelemeyi unutmamalısınız. Böylece gün boyunca cildinizi hem yaşlanmaktan hem de güneşin zararlı etkilerinden koruyabilirsiniz. Ayrıca içeriğinde bulunan C ve E vitamini sayesinde cildiniz için gereken günlük bakımı yapabilirsiniz. Güneş Kreminin Önemi Loreal Paris güneş kremi kullanmak, birçok açıdan cildinize fayda sağlıyor. Peki, neden güneş kremi kullanmalıyız? Bu sorunun cevabı için aşağıdaki listeye bakabilirsiniz:·        Güneş ışınlarının dik geldiği yaz mevsiminde, UVA ve UVB gibi zararlı ışınlar, cilde büyük ölçüde zarar verir. Cilt kanseri gibi sağlık sorunlarını tetikleyebildiği için güneş kremi kullanarak riski en aza indirmek mümkündür ·         UVA ve UVB ışınları, cildin önemli protein bileşenlerine zarar verir. Bu durum yaşlanmaya etki eder ve güneş kremiyle cildin protein seviyesi dengelenir.·         Uzun süre boyunca güneşe maruz kalmak, cildin yanmasına neden olur.·         Düzenli kullanımlarda ciltte oluşan lekelerin ortadan kaybolmasını sağlar. Kısacası, sağlıklı ve güzel görünümlü bir cilt için özellikle yaz mevsiminde Loreal Paris güneş kremi kullanmanızı tavsiye ediyoruz. Böylece cildiniz parlayacak ve günleriniz güneş yanıkları yüzünden mahvolmayacak!
Cilt Bakım Rutininin Vazgeçilmezi: Tonik Kullanmanın Önemi

Eve Blog

Cilt Bakım Rutininin Vazgeçilmezi: Tonik Kullanmanın Önemi

Cilt Bakım Rutininin Vazgeçilmezi: Tonik Kullanmanın Önemi Cilt temizliğinin ilk basamaklarından olan yüz toniği kullanımı bakım rutini için önemli bir adımdır. Sağlıklı bir görünüme sahip olmak isteyen herkes için cilt bakımı, gerekli olan uygulamalar bütünüdür. Cildimiz, bedenimizde dış etkenlere en çok maruz kalan bölgelerden biridir. Bu sebeple; sağlığını, nemini ve doğallığını korumak için önem göstermemiz gerekir. Temiz tutulan, kirden ve yağdan arınan cilt, doğal ve parlak bir görünüme kavuşur. Temizlerken kaybettiğimiz nemi, cilt yapımızla uyumlu nemlendiricilerle geri kazanabiliriz. Böylece cilt sağlığını koruyabiliriz. Tonik Kullanmanın 5 Etkileyici Faydası “Tonik ne işe yarar?” sorusu cilt bakım düzeni sağlamak isteyen ve ilk kez ürünü kullanacak herkesin aklını kurcalar. Tonik hakkında ayrıntılı pek çok bilgiyi bulacağınız yazımıza başlamadan önce toniklerin işlevinin ne olduğundan  bahsedelim. Tonikler; temiz cilde uygulanan, yağı, kiri derinlemesine temizleyen ve pH dengesini koruyan bakım ürünleridir. Eğer ton farkına sahip lekeli bir cildiniz varsa bunların düzelmesine yarar. Düzenli temizlik ve tonik kullanımı sonrası aşağıdaki faydaları görebilirsiniz: - Gözenekleriniz küçülür, siyah nokta ve sivilce oluşumu azalır.- Kullandığınız cilt bakım ürünlerinin etkisinin artar.- Cildiniz daha fazla nemlenir.- Sağlıklı bir cilt görüntüsüne kavuşursunuz.- Renk eşitsizliği azalır. Tonikler, gün içinde maruz kaldığınız kirli havanın, makyaj kalıntılarının derinlemesine temizlenip arınmasına yardımcı olur. Tonik Nasıl Kullanılır? Kullandığınız toniklerden en yüksek verimi almak için “Tonik nasıl kullanılır?” sorusuna en doğru cevabı bulmalı ve uygulamalısınız. Öncelikle yüzünüzü cildinizle uyumlu bir ürün veya saf su kullanarak temizleyin. Ardından yeteri kadar toniği pamuğa damlatın ve yüzünüzün her yerine uygulayın. Cildiniz, bu aşamadan sonra biraz kuruyacağı için yüz toniği sonrası cildinizle uyumlu bir nemlendirici uygulayın. Pamuk kullanmayı tercih etmiyorsanız parmaklarınızla doğrudan uygulayabilirsiniz. Cildiniz tam emmeden nemlendiriciyi sürmeyin. Bir süre toniğin etki etmesini bekleyin. Eğer hassas bir cilde sahipseniz alkol içermeyen ve alerjen olmayan ürünler tercih edin. Kuru bir cilde sahipseniz nemlendiriciliği yüksek tonikleri tercih ederek dengeyi sağlayabilirsiniz. Yağlı bir cildiniz varsa; yağ dengeleyen, parlama yapmayan ve mat görünümlü tonikler cildinize daha iyi gelecektir. Tonik Kullanmak Neden Önemli? “Tonik kullanmak neden önemli?” sorusuna cevap verecek olursak; düzenli kullanım sonrası; cildinizin yumuşak ve pürüzsüz olduğunu, kirden makyajdan arındığını, cilt problemlerinizin azaldığını görürsünüz. Sivilce, siyah nokta, akne oluşumu zamanla azalır. “Tonik cildi sıkılaştırır mı?” sorusuysa merak edilen bir diğer konudur. Tonikler, cildi sıkılaştırmaya yardımcı olur. Yüz toniği uygulaması sonrası düzelen pH dengesi cildimiz için koruyucu bir bariyer görevindedir. Bu sayede cilt, dış etkilerden korunur. Ayrıca toniğin verdiği nem desteği sayesinde kuru ciltte meydana gelen kırışma etkisi de azalır. Böylece daha sıkı görünümlü bir yüze sahip olabilirsiniz. Hyalüronik asit ve peptit içeren tonikler, cildin daha sıkı ve daha genç görünmesini sağlarken; yaşlanma, güneş lekesi gibi etkenlerin belirtilerini en aza indirmeyi amaçlar. Tonik kullanımını, yüz masajı eşliğinde yaptığınız takdirde kan dolaşımı artar. Bu da cildinizin sıkılaşmasına etki eder. Cilt Toniği Her Gün Kullanılır Mı? “Cilt toniği her gün kullanılır mı?” diye merak ediyorsanız kendi cildinizin durumunu inceleyerek en doğru cevabı bulabilirsiniz. Eğer yüzünüz hassasiyet geliştirmiyorsa günde bir iki kez yüz toniği kullanabilirsiniz. Fakat kuruluk ve hassasiyet fark ederseniz günde bir kez ya da gün aşırı kullanmanız daha sağlıklı olacaktır. Her kullanım sonrası cildinizi nemlendirmeyi ve dışarı çıkarken güneş kremi sürmeyi de ihmal etmemelisiniz.
Cilt Bakımında Trend: Cilt Bakım Yağlarının Gücü ve Kullanımı

Eve Blog

Cilt Bakımında Trend: Cilt Bakım Yağlarının Gücü ve Kullanımı

Cilt Bakımında Trend: Cilt Bakım Yağlarının Gücü ve Kullanımı Son yıllarda cilt bakımı, insanları hem psikolojik hem de bedensel olarak oldukça tatmin eden bir noktaya geldi. Bunun sebeplerinden biri, kendine vakit ayırmanın insanlar üzerindeki rahatlatıcı etkisi. Anında yüzde ve vücutta görülen değişimler sayesinde cilt bakımı rutinleri hayatımızın içine tamamen dahil oldu. İşin bu kısmında cilt bakım yağı, rutinlerin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Bu yazıda; cilt bakım yağları konusunu; kullanım alanları, hangi türlerin ne işe yaradığı ve rutininize nasıl eklemeniz gerektiği noktalarından değerlendireceğiz! Cilt Bakım Yağları Kullanım Alanları Cilt bakım yağları, geniş bir kullanım alanına sahiptir. Yüzünüzü temizlemekten nemlendirmeye, kırışıklık azaltmadan lekeleri yok etmeye kadar pek çok alanda yağlardan faydalanabilirsiniz. Yazının bu kısmında rutininize hangi yağları ekleyebileceğinizi göreceksiniz! Cilt Temizleme Yağı Makyajınızı ve günlük olarak yüzünüzü yıkamanız için cilt temizleme yağı ürünleri vardır. Bu ürünler, genellikle çift aşamalı temizlik yaparken kullanım alanı bulur. Çift aşamalı yıkamada ilk etapta bu ürünle yüzünüzü yıkamanız gerekir. Cildinizi yağdan arındırdıktan sonra su bazlı bir temizleyici kullanmalısınız. Çift aşamalı temizlik yapmak; yüzünüzdeki makyajı, güneş kremini ve gün içerisinde maruz kaldığınız tüm kirleri arındırır. Bu şekilde cildiniz diğer cilt bakım yağları, tonikler ve serumlara karşı hazırlanır. Yüzdeki Lekeler İçin Hangi Yağlar Kullanılır? Cildi hassas olan pek çok kişi, “Yüzdeki lekeler için hangi yağlar kullanılır?” sorusuna bir cevap bulmaya çalışır. Temelde cilt lekeleri, çiller ve sivilce sonrası oluşan kızarıklıklar olarak ikiye ayrılır. Her iki durumda da doğru ürünleri kullanarak lekeleri azaltabilir kimi zamanlarda da yok edebilirsiniz. Cilt lekeleri için kullanabileceğiniz yağlar şunlardır: - Gül Yağı - Okaliptüs Yağı - Hindistan Cevizi Yağı - Jojoba Yağı Bu yağlardan birini rutininize dahil ettiğinizde süreç içinde cildinizdeki lekelerin azaldığına şahit olursunuz. Her cilt tipi, tüm yağlara aynı tepkiyi vermeyeceğinden bir aydan fazla kullanımlarda fayda göremediğiniz bir ürünün yerine yenisini eklemeniz mantıklıdır. Yüzdeki Kırışıklıklara Hangi Yağ İyi Gelir? Yüzde oluşan kırışıklıkların en temel iki sebebi, yaş alma ve kuruluktur. Yaş alma önüne geçilebilecek bir neden olmadığından yüzünüzün kuruluğunu yatıştıracak ve kırışıklık azaltıcı yağlar kullanmalısınız. Peki, yüzdeki kırışıklıklara hangi yağ iyi gelir? Kırışıklık görünümünü azaltmak ve cildin elastikiyetini tekrar kazanması için uğraşmalısınız. Bu noktada cildinizi nemlendirmek ve ince çizgilerden kurtulmak amacıyla 4-5 damla lavanta yağını 60 ml Hindistan cevizi yağıyla karıştırarak yüzünüze uygulayabilirsiniz. Antioksidan içeren ve antibakteriyel olan bu karışım, akneye meyilli ciltleri yatıştırma özelliğine de sahiptir. Daha önce kullanmadığınız bir yağı, rutininize dahil etmeden önce kolunuza veya elinize bir miktar sürüp bekletmelisiniz. Bu şekilde alerjiniz varsa fark edebilirsiniz. Aynı zamanda yağlı içerikler kullanırken yüzünüze boca etmeden yeterli miktarda kullanmalısınız. Aksi takdirde sivilcelenme ve siyah nokta problemleri yaşayabilirsiniz. Cilt Bakımında Yağ Hangi Aşamada Kullanılır? Rutininize yağ eklerken belli bir sıraya uymanız şarttır. Ancak bu şekilde tüm ürünlerinizden fayda görebilirsiniz. Bu noktada “Cilt bakımında yağ hangi aşamada kullanılır?” sorusu aklınıza gelebilir. Doğru bir bakım için sıralamanız şu şekilde olmalıdır: 1-Cilt Temizleme Yağı 2-Su Bazlı Temizleyici 3.Tonik 4-Serum 5-Yağ 6-Nemlendirici Krem 7-Güneş Kremi Yukarıdaki aşamaların hepsini rutininize dahil etmediyseniz bu bir sorun değildir. Hangi ürünleri kullanıyorsanız olmayan adımları çıkararak ürünleri kullanmaya devam edebilirsiniz. Aşamaları öğrenmişken “Göz çevresine yağ sürülür mü?” sorusuna da cevap vermek gerekir. Çevresine yağ sürerken gözün içine yağın kaçmaması önemlidir. Bu durum, göz sağlığınızı etkiler. Dolayısıyla dikkatli olmanız kaydıyla hafif yağlar sürebilirsiniz
En etkili sivilce maskeleri nelerdir?

Eve Blog

En etkili sivilce maskeleri nelerdir?

En etkili sivilce maskeleri nelerdir? Sivilce bir diğer adı ile akne, yaşa ve cinsiyete bağlı olmadan ortaya çıkabilen bir cilt sorunudur. Oluşma nedenleri kişiden kişiye göre değişse de tedavisi ve sivilce oluşmaması için yapılması gerekenler genelde benzerdir. Sivilceler için en iyi çözüm öncelikle doğru cilt bakımı ve cilt tipine uygun sivilce maskelerinin düzenli olarak uygulanmasıdır. Sivilce maskeleri; kuru ciltler, yağlı ciltler, karma ciltler için özel olarak üretildikleri gibi kadın ve erkeklere özel olarak da üretilebilirler. Kadınların cildi genel olarak erkeklere göre daha yağlı olduğu için kadınlar için sivilce maskeleri daha kurutucu özelliklere sahiptir. Erkeklerin cildi için üretilenler daha çok cildin nem ve yağ dengesini sağlamaya yöneliktir. Sivilce için çözümler nelerdir? Sivilce nasıl geçer sorusunun cevabını bulabilmek için öncelikle sivilcelerin neden oluştuğunu anlamak gerekir. Aksi takdirde bulunan çözümler geçici olur ve vücudun çeşitli yerlerinde benzer sivilceler ortaya çıkmaya devam eder.  Bazen hormonal bozukluklar, kilo problemi, şeker ya da kolesterol gibi sağlık sorunları yüzde ve vücutta sivilcelerin çıkmasına neden olabilir.  Yüzdeki sivilceler alındaki sivilceler daha çok beslenme, hayat tarzı ile bağlantılı olarak ortaya çıksa da sırttaki ve vücuttaki sivilceler genelde stres odaklı nedenlerle ortaya çıkar. Bu nedenle de sırt ve vücuttaki sivilcelerden kurtulmak için sivilce kremleri kullanılması gerekebilir. Sivilce kremleri çıkmakta olan sivilceye müdahale etmek için, var olan sivilceyi kurutmak ve hızlı geçmesini sağlamak için ya da çıkmış ve geçmiş ancak izi kalmış sivilceleri geçirmek için kullanılır. Vücutta çıkan sivilceler geçtikten sonra çoğunlukla iz bırakır. Bu noktada ise sivilce izleri için maske ve kremler kullanılabilir.  Ağrılı ve acı verici sivilceler en hızlı şekilde kurutulması ve geçirilmesi gereken sivilcelerdir. Bu sivilcelerin geçmesi için Neutrogena Visibly Clear SOS Jel en hızlı etki eden ürünlerden bir tanesidir. Özellikle sırt bölgesinde strese bağlı olarak ortaya çıkan sivilce tedavilerinde anında etki eden ürünlerin kullanılması gerekir. Patlamış sivilce nasıl geçer? İçerisindeki iltihap ve sıvı dışarı çıkmış sivilceler yani patlamış sivilceler, diğer sivilcelere göre daha hızlı bir şekilde geçer. Ancak bu süreçte doğru ürünlerin kullanılması ve doğru uygulamaların yapılması gerekir. Öncelikle patlamış sivilceyi geçirmek için cilt temizliğine ve sivilcenin temizliğine dikkat edilmelidir. Bu sivilcenin kuruması ve yerine yenisinin çıkmaması için Neutrogena visibly clear yağsız yüz temizleme jeli gibi cildi derinlemesine temizleyip gözeneklerin tıkanmamasını sağlayan ürünler kullanılabilir. Cilt temizliğinden sonra tonik kullanımı çok önemlidir. Tonik, cilt temizliği ve peeling sırasında açılan cilt gözeneklerinin kapanmasını sağlar. Eğer ciltteki gözenekler kapanmazsa sonrasında bu gözenekler kir, yağ ile dolacak önce siyah nokta haline gelecek sonrasında sivilceye dönüşecektir. Yazının başında da bahsettiğimiz gibi sivilce bir cilt problemidir ve en büyük tetikleyicisi cildin iyi ve doğru bir şekilde temizlenmemesidir. Patlamış sivilcelerin hızlı geçmesi için cilt kurutucu maskeler de tercih edilebilir. İltihaplı sivilce nasıl geçer? Sivilceler kesinlikle sıkılmamalı veya başka bir şekilde "patlatılmamalıdır". Bunu yapmak sivilceye neden olan bakterileri yayabilir, sivilce enfeksiyonu riskini ortaya çıkarır ve sonrasında sivilce geçse bile yerinde sivilce izi kalmasına neden olur. Bunun yerine, sivilceyi anında yok etmek için bu yöntemleri deneyebilirsiniz; Çözüm 1.  Sivilcenin çıktığı bölgeyi Nivea aqua sensations yüz temizleme jeli gibi nazik bir temizleyici ile yıkayın. Alanı temiz bir havluyla kurulayın. Havlu yerine kağıt havluları da tercih edebilirsiniz. Bu cilt temizleme işlemini sivilceler için etkili yüz maskeleri kullanırken de mutlaka devam ettirin. Sivilce maskeleri hergün uygulanmaz, ancak cilt temizliği her gün yapılması gereken bir rutindir. Çözüm 2. Sivilce kurutucu maskeler uygulayın. Bu maskeler içerisindeki doğal ürünler sayesinde cildin hızla toparlanmasını sağlar. İçeriğindeki çay ağacı yağı, benzoil peroksit veya salisilik asit gibi maddeler sivilce içerisindeki iltihabın yüzeye çıkmasını sağlar.  Bu maskeleri uygularken  sivilce altındaki gözenek ve yağı hedeflemek için temiz ellerle ve sivilce çevresindeki bölgeye uygulamaya özen gösterin. Çözüm 3. Doğrudan sivilceye uyguladığınız özel nokta tedavilerini veya maskeleri düşünün. Dermokil sivilce siyah nokta karşıtı yüz maskesi ile sivilcenin daha hızlı geçmesini böylece izi kalmamasını sağlayabilirsiniz. Bu sivilce maskelerini sırtta ve vücutta çıkan sivilceler için de kullanabilirsiniz. Maske uygulamalarından sonra cildinizi mutlaka Loreal Paris değerli çiçekler tonik ürünü gibi hassas ürünlerle sıkılaştırmayı ve doğru nemlendirici ile de nemlendirmeyi unutmayın. 1 günde sivilce nasıl geçer? Bazı büyük sivilceler çıkmadan önce çıkacağı noktada kızarıklıklar, yanma ve hafif ateş ortaya çıkabilir. Bu durumda bir kaç gün içerisinde bir sivilceniz olacağını tahmin edersiniz. O noktada sivilceye müdahale edebilirseniz 1 günde sivilcenizi geçirmiş olursunuz. Ancak bir hafta boyunca içi iltihap toplamış kocaman bir aknenin bir günde geçmesini beklemek gerçekçi olmaz. Bu sivilcelerin üzerine sivilce kurutucu kremler, sivilce kurutucu maskeler uygulayarak geçiş süresini hızlandırabilirsiniz. Sivilcenin tamamen geçmesini beklerken, dermokozmetik bir kapatıcı veya kozmetik kurutma losyonu uygulayabilirsiniz. Bunlar, sivilceyi izlerini kapatırken aynı zamanda sivilceyi iyileştirmek için salisilik asit veya benzoil peroksit gibi bileşenler içerir. Sivilce izlerini yok etme yöntemleri Yüzdeki sivilceler, alındaki sivilceler ve vücuttaki sivilcelere göre daha fazla iz bırakır. Bunun temel nedeni yüz derisinin vücudun diğer kısımlarına göre daha ince ve hassas olmasıdır. Sivilce izleri vücudun neresinde olursa olsun rahatsızlık verici olsa da yüzdeki izler en büyük problemdir. Bu sivilce izlerini yok etmek için izin ne kadar eski olduğuna, ne kadar derin olduğuna, rengine ve büyüklüğüne göre sivilce izi maskeleri ve kremleri kullanılabilir. Ancak sivilce geçtikten sonra ortaya çıkan çukurumsu izler için daha farklı ve derin cilt tedavileri uygulanması gerekebilir. Yeni geçmiş sivilce izleri genelde pembe veya kırmızı izler olarak kalır. Bu izleri tedavi edebilmek için cilt dengeleyici kremler ve cilt rengi eşitleyici maskeleri tercih edebilirsiniz. Daha eski sivilce izleri ise daha koyu renkli olup geçirmesi daha zor izlerdir. Düzenli ve derinlemesine cilt temizliği, sivilce izi maskeleri ve sivilce karşıtı cilt maskeleri ile yeni sivilcelerin çıkmasını önlerken var olan izlerin de geçmesini sağlarsınız. Aynı zamanda bu sivilce izlerini hızlı bir şekilde çözmek için Derma make up cover fondöten çeşitlerini kullanabilirsiniz. Dermokil siyah nokta sivilce karşıtı yüz maskeleri, kadınlar ve erkekler için özel olarak üretilmiş iki farklı maskedir. Var olan sivilce izlerini geçirmek için tercih edebileceğiniz bu maskeler ciltte siyah nokta oluşumunu da engeller. Siyah noktalar zaman içerisinde çözümü zor yağ bezeleri ve sivilcelere dönüşeceği için zamanında hızla yok edilmesi gereken noktalardır. Siyah nokta ve sivilce tedavisinde kullanacağınız maskeleri, temizleme jellerini seçerken cilt tipinize uygun olduğundan emin olmalısınız. Ürünleri kullanmaya başladığınız zaman sonuç elde edene kadar mutlaka kullanmaya devam edin. Cilt bakımı ve sivilce tedavisi düzenli temizlik, bakım ve düzenli etkili sivilce maskeleri uygulaması ile yapılır.  
Eyeliner Çekmenin Püf Noktaları

Eve Blog

Eyeliner Çekmenin Püf Noktaları

Eyeliner Çekmenin Püf Noktaları Eyeliner muhtemelen satın aldığınız ilk makyaj ürünlerinden biri olmasına rağmen, yine de, tüm bu yıllardan sonra, bir şekilde uygulanması en zor olanlardan biridir. Çünkü allık veya fondöten gibi ürünlerden farklı olarak uygulaması dikkat gerektiren biraz tecrübe ile gelişen bir üründür. Ayrıca fondöteni yanlış uygulamanız durumunda ancak yüzünüzde renk eşitsizliği ortaya çıkar ya da allık çok ya da az sürüldüğünde sadece garip bir görünüm oluşur. Ancak eyeliner çekerken elinizin titremesi, kayması ya da eyeliner ın olması gerekenden daha kalın ya da ince olması durumu makyajı tamamen mahvedebilir. Eyeliner nasıl çekilir sorusunun birden çok fazla yanıtı olsa da temelde aslında dikkat edilmesi ve yapılması gerekenler basittir. Unutmayın ki eyeliner çekmek tecrübe ister, doğru teknikleri kullanarak denemeler yaptığınız sürece her seferinde daha iyiye gideceksiniz. Göz kalemi çekmekten farklı olan eyeliner ı istediğiniz kalınlıkta, istediğiniz uzunlukta, kanatlı görünebilecek şekilde ya da sadece gözünüzün üzerinde bir çizgi olacak şekilde yapabilirsiniz. Bu arada eyeliner çekme konusunda asıl bilinmesi gereken, bu göz makyajının herkes için ideal olmayacağı. Öncelikle eyeliner ya da eski tabiriyle rastık, küçük ve yuvarlak gözlü kadınlar için pek ideal olmayabilir. Gözlerinizin daha da küçük ve içine doğru görünmesine neden olabilir. Büyük ve çekik gözlü kadınlar için ise eyelinerın çok uzun ve kuyruklu olmaması gerekir. Aksi taktirde makyajın sonunda uzaylı bir görünüme sahip olabilirsiniz. Eyeliner nasıl çekilir, eyeliner çekerken nelere dikkat edilmelidir? Eyeliner çekiminde kalemin ya da likit eyeliner’ın özelliklerinden bahsetmek gerekir. Gözlerinizin üzerinde kalın, mat bir görünüm istemiyorsanız ve göz kalemi kullanıyorsanız ilk olarak o göz kaleminin ucunu inceltmeniz gerekir. Göz kalemini, ne kadar dikkatli uygularsanız uygulayın kalın ve pütürlü oluyorsa, kaleminize hızlı bir keskinlik verme zamanı gelmiş olabilir. Düz uçlu bir göz kalemi ile yaptığınız göz makyajı sizi kaba, düzensiz çizgilerle bırakacaktır, bu nedenle makyaj çantanızda daima bir kalemtıraş bulundurun. Eyeliner çekiminde en çok karşılaşılan sorunların başında makyajın akması ya da göz kapağının üzerine, kenarına bulaşması gelir. Bu noktada iki şeye dikkat edebilirsiniz, birincisi likit eyeliner’lar daha zor kurur ve biraz daha uzun süre gözler kapalı beklemeyi gerektirebilir. Eğer acele işiniz varsa likit eyelinerlar yerine göz kalemi kullanabilirsiniz. Yağlı göz kalemleri gözünüzü acıtmadan güzel bir şekil vermenize yardımcı olabilir. İkinci olarak eyeliner uygulamadan önce kesinlikle göz kapaklarına herhangi yağlı bir madde uygulanmamış olması gerekir. Örneğin ilk eyeliner’ı çektiğinizde olmadıysa ve yağlı bir göz makyajı temizleyici ile gözlerinizi temizlemeniz gerektiyse sonrasında eyeliner çekmeye kalkarsanız kesinlikle dağılma olacaktır. Bunun için eyeliner çekmeden önce gözlerinizin üzerinde yağlı bir ürün olmadığından emin olun. İşlemi uyguladıktan sonra kısa bir süre göz kapaklarınızı kapalı tutun. Ayrıca eyeliner çizgisini göz kenarına daha yakın tutarsanız makyajın üstlere dağılma ihtimalini azaltmış olursunuz. Golden rose classics dipliner liquid eyeliner ince ucu sayesinde makyajınızın dağılmadan sabit bir şekilde uygulanmasını sağlar. Aynı zamanda hızlı kuruduğu için de hayatınızı kolaylaştırır. Herkesin makyaj yapma şekli ve stili birbirinden farklıdır, çünkü herkesin kullandığı ürünler de cilt yapısı da farklıdır.. Ayrıca sağ eli kullanmak ya da sol eli kullanmak da makyaj yapımında önemlidir. Ancak genel olarak eyeliner çekme konusunda bilinmesi gereken en önemli şey, eyeliner çekmeye gözün merkezinden mi yoksa dışından mı başlanması gerektiği. Aslında burada iki nokta önemli, daha kalın ve keskin görünüm için dışarıdan başlanması mümkündür. Ancak eğer kuyruklu eyeliner çekmek istiyorsanız kesinlikle göz içinden başlamanız gerekir. Gözün buruna yakın olduğu noktadan eyeliner çekmeye başladığınızda daha düz ve pürüzsüz görünmesi kolay olarak. Küçük gözlere eyeliner nasıl uygulanır? Yazımızın başlarında da belirttiğimiz gibi küçük gözlere tam ve kuyruklu eyeliner uygulanması gözleri daha da küçük gösterebilir bu nedenle gözleriniz küçükse tam eyeliner çekmek yerine sadece göz kenarlarının sonuna doğru eyeliner çekmeyi deneyebilirsiniz. Eğer siyah eyeliner dan sıkıldıysanız değişik renklerde eyelinerlar da kullanabilirsiniz. Hepsinin çekim yöntemi aynıdır ancak renkli eyeliner lar gece makyajı için uygun olmaz, bunu unutmamak lazım. Aynı şekilde renkli eyeliner kullandığınızda kıyafetlerinizi de ona göre seçmenizde fayda var. Kalın bir eyeliner uygulamak istiyorsanız üst üste iki çizgi çekmek yerine kalın uçlu kalemleri ya da eyeliner’ları deneyebilirsiniz. Aksi taktirde ilk çizgiyi çektikten sonra ikincisini tam olarak üzerine denk getirebilmek pek kolay değildir. Flormar dipliner true color siyah gibi ürünler tam göz kenarı çizgisine harika bir uygulama sağlayacak inceliktedir. Kalın bir uygulama için Flormar Graphic Eyeliner tarzı daha kalın uçlu göz kalemleri tercih edilebilir. Eyeliner’in dümdüz olması için nelere dikkat edilmelidir? Fark ettiyseniz çeşitli yerlerde eyeliner şablonları satılmaya başlandı. Burada amaç elleri titreyen, göz kapakları çevresinde kırışıkları başlayan kişilere yardımcı olmak. Zaten dümdüz bir şekilde eyeliner çekmek zorken bu durumda daha zor hale geliyor. Eğer herhangi bir eyeliner şablonu kullanmıyorsanız eyeliner çekimi sırasında bir elinizle göz kapaklarınızı bir miktar gerdirin. Bu uygulamayı kolaylaştırır ancak göz kapaklarınızı çok gererseniz bıraktığınızda garip bir görünüm oluşur. Ayrıca özellikle göz kenarlarına doğru düz bir görünüm için cetvel gibi düz zeminli ürünler kullanarak düz minik çizgiler yapabilirsiniz. Günlük eyeliner nasıl çekilir? Günlük eyeliner daha ince ve genelde kuyruksuz çekilen eyelinerlardır. Bu tür göz makyajında göz kalemleri ile diplinerlar tercih edilebilir. Göz kalemini eyeliner gibi kullanmak istiyorsanız mutlaka ucunun ince olmasına dikkat etmelisiniz. Aksi taktirde göz kapaklarınızın üzerine bulaşan kalın ve dağınık bir görünüm elde edebilirsiniz. Technic Duo Eyeliner Seti gibi ürünler günlük ince eyeliner uygulaması için idealdir. İlk kez eyeliner nasıl sürülür? Hayatında daha önce hiç eyeliner çekmemiş kişiler için kalem formundaki eyelinerlar ideal olanlardır. Çünkü bunlar daha az dağılır ve temizlenmesi kolaydır. Waterproof yani su geçirmez göz kalemleri başlangıç için oldukça iyi bir tercihtir. Ancak unutmayın ki yanlış uygulama sonucunda bu göz makyajını temizlemek isterseniz yağ bazlı su geçirmez makyaj temizleyicileri kullanmanız gerekecektir. İlk kez eyeliner çekerken öncelikle ne kalınlıkta ve ne tarzda bir görünüm elde etmek istediğinize karar verin. Sonrasında kalemi çekmeye gözünüzün burnunuza yakın olan noktasından başlayın. İsterseniz ilk olarak yarım eyeliner çekebilir sonrasında tam eyeliner çekmeyi deneyebilirsiniz. Altına baz sürmeniz hem daha kolay eyeliner sürmenizi sağlar hem de eyeliner görünümünü iyileştirir unutmayın. Ayrıca tecrübesizseniz ilk olarak siyah ve gri tonlarındakiler ile başlayabilirsiniz. İlk uygulamada göz kapağınız üzerine noktalar koyabilir sonrasında o noktaları birleştirerek devam edebilirsiniz. Böylece eliniz titrese bile daha net ve düz bir şekilde eyeliner çekmiş olursunuz. Eğer aceleniz varsa ve dağınık bir şekilde eyeliner çektiyseniz bunu elinizle hafifçe göz kapaklarınız üzerine dağıtarak smokey eye dediğimiz dumanlı göz makyajı ile durumu idare edebilirsiniz.
Aloe Vera Jeli Faydaları Nelerdir, Nasıl Kullanılır?

Eve Blog

Aloe Vera Jeli Faydaları Nelerdir, Nasıl Kullanılır?

Aloe vera, şifalı bitkiler denildiğinde akla ilk gelen bitkilerden biridir. Geçmişte de kadınların güzellik sırları arasında yer alırdı. Özellikle saç ve cilt bakımda bugün bile birçok kişi tarafından aloe vera jeli kullanılmaya devam ediyor. Peki, aloe vera jeli faydaları nelerdir, nasıl kullanılır? Daha sağlıklı saça ve cilde sahip olmak için içeriğimizi okumaya devam edin. Aloe Vera Jeli Ne İşe Yarar? Aloe verahem cilt için hem de saç için oldukça etkilidir. Bundan binlerce yıl önce bu bitki hastalıkların tedavisinde de kullanılırdı. Daha sonra evlerimizi süsleyen bir bitki oldu. Cilt hastalıkları başta olmak üzere bağışıklık sorunları, diyabet ve kalp hastalıklarına olan olumlu etkisiyle de bilinmektedir. Aloe vera jeli faydaları aşağıdaki gibidir: ●      Yanıkların iyileşmesini hızlandırır. ●      Deri hastalıklarında destek tedavi için kullanılır. ●      Kanser yaralarını tedavi etmek amaçlı kullanılır. ●      Diş plağını ve iltihabını azaltır. ●      Kan şekeri seviyesini dengeler. ●      C vitamini kaynağıdır. ●      Hücre yenilenmesini sağlar. ●      Nemlendirici etkisiyle cildinizi nemlendirir. Yaşlanmayla ortaya çıkan kırışıklarınızla savaşır. ●      Saçınızdaki kepeklerle savaşır. ●      Saçınızın kabarmasını önler. Düzleştirici etkisi bulunur. Aloe Vera Jeli Yüzde Ne Kadar Kalmalı? Eğer ki aklınızda “Aloe vera nasıl kullanılır?” sorusu varsa şimdi bu konudan bahsedeceğiz. Aloe vera, birçok krem, cilt temizleyici, makyaj malzemeleri gibi pek çok üründe karşımıza çıkıyor. Özellikle içindeki nem sayesinde kuru ciltlere çok iyi gelir. Aynı şekilde içindeki jel direkt olarak da cilde uygulanabilir. Bunun yanında sindirime iyi geldiği için suyu da içilebilir. Sadece aloe vera jeli kullanılabildiği gibi çeşitli karışımlarda yapılabilir. Çünkü cildinize sık biçimde aloe vera jeli uygularsanız bir süreden sonra olumsuz sonuçlar görebilirsiniz. Ancak bir krem, şampuan veya farklı yağlarla karıştırıldığında iyi bir etki göreceksiniz.  Bunların yanında aloe verayı aşağıdaki şekilde kullanabilirsiniz: ●      Cildindeki yaraların üzerine bir pamuk yardımıyla jeli sürebilirsiniz. Burada direkt jeli uygulamak yerine jelden biraz alarak pamuğun üstüne sürmeniz daha iyi olacaktır. Nemlendirici özelliği için cildinize direkt uygulayabilirsiniz. Ancak sürekli saf jel kullanmak bir yerden sonra cilde zarar verebilir. Bu yüzden bir kremin içine aloe vera jeli karıştırabilirsiniz. Saç diplerinden uçlarına kadar jeli uygulayabilirsiniz. Yine, Hindistan cevizi yağı, badem yağı veya argan yağı gibi ürünlerle saçınıza bakım yapabilirsiniz. Aynı şekilde kullandığınız şampuanın içine de bir miktar koyabilirsiniz. ●       Ağda sonrasında buzdolabına koyduğunuz jeli teninize sürebilirsiniz. ●       Maske olarak farklı bileşenlerin içine aloe vera jelini koyup cildinize uygulayabilirsiniz.   Aloe Vera Yüzümüze Sürersek Ne Olur? Daha çok nemlendirici etkisiyle bilinen aloe vera jel, yüz için kullanımında önemli etkilere sahiptir.Eğer ki cildiniz kuruysa veya aşırı sivilceleriniz varsa, aloe vera jel kullanmanız özellikle tavsiye edilir. Yine, cildinizdeki renk tonlarından şikayetçi olanlar da aloe verayı bir kremle karıştırıp kullanılabilir. Çünkü bu şifalı bitkinin cildinize mükemmel etkileri vardır. Bunlar aşağıdaki gibidir: ●      Yaralarınıza karşı merhem etkisi görür. Yaraların hızla iyileşmesine olanak sağlar. ●      Kuru cildinizi nemlendirir. ●      Yağlı ciltler yüzdeki parlamayı önler. ●      Cildinizde bulunan ton farklılıklarını düzgünleştirir. ●      Sivilcelerinizi ve aknelerinizi tamamen kurutur. ●      Yaşlanma karşıtıdır, cildinizin gençleşmesinde olumlu bir etkisi vardır. Eveshop, aloe vera özlü kremleri, şampuan, el vücut kremi ve daha birçok ürünü size sunmaktadır. Alacağınız aloe vera özlü ürünlerle cildinizi istediğiniz gibi güzelleştirebilirsiniz. Aynı şekilde saçlarınız için kullanacağınız aloe vera özlü şampuanla kabarmayan, sağlıklı ve güçlü saçlara da sahip olursunuz! Bu mucizevi bitki ile cildinizden saçınıza kadar yenilenmiş olduğunuzu hissedeceksiniz!
Kapatıcının Çizgilere Dolmaması İçin Neler Yapılmalı?

Eve Blog

Kapatıcının Çizgilere Dolmaması İçin Neler Yapılmalı?

Kapatıcının Çizgilere Dolmaması İçin Neler Yapılmalı? Kapatıcının Çizgilere Dolmaması İçin Neler Yapılmalı? Cildimizin güzel görünmesi ve makyajınızın her zaman tam olması için kapatıcıyı doğru uygulamak fazlasıyla önemli. Kapatıcıyı doğru uygulamadığınız zaman ortaya çıkabilen çizgiler, görsel açıdan makyajınızın istediğiniz gibi olmamasına sebep olabiliyor. Bu durumun önüne geçmek ve kusursuz bir makyaj yapabilmek için doğru kapatıcı kullanımı için ipuçlarını listeledik! Cildinizin Nem Dengesine Dikkat Edin Kullandığınız kapatıcının çizgilere dolmaması için dikkat etmeniz gereken konuların başında cildinizin nem dengesi geliyor. Göz altı morlukları için de faydalı olan nem, cildinizdeki kırışık oluşumunu, çizgileri en aza indiriyor. Kapatıcı uygulamadan önce cildinizi nemlendirmek, günlük cilt bakımı rutininize nem dengesini koruyacak bakımlar ilave etmeniz tavsiye ediliyor. Daha güzel bir makyaj yapabilmek için özellikle göz çevresini nemlendirmeniz tavsiye ediliyor. Göz altı morluklarının en önemli sebebi olan nem eksikliği, nem maskesi ve diğer bakım ürünleri ile giderilebilir. Kapatıcıyı Dağıtmadan Önce Bekleyin Pişirme yöntemi olarak da bilinen bu yöntem, kapatıcının cildinizin ısısı ile tam olarak uyum sağlamasını mümkün kılıyor. Kapatıcıyı sürdükten sonra, dağıtmadan önce birkaç dakika beklemeniz, daha homojen ve güzel bir görünüm elde etmenize yardımcı olacak. Yine göz altı morluklarına karşı pişirme yöntemi ile kullanacağınız kapatıcılar fazlasıyla etkilidir. Nemlendirici İçeren Kapatıcılar Tercih Edin Eğer kapatıcı uygulamadan önce nemlendirici uygulama fırsatınız bulunmuyorsa, nem dengesi sağlayan ve nemlendirici ilavesine sahip kapatıcıları tercih ederek bu etkiyi elde edebilirsiniz. En iyi kapatıcıların pek çoğunda nem ilavesi bulunuyor. Yine aynı şekilde, cildinizin ihtiyaç duyabileceği vitamin ve mineralleri de içeren bu ürünler, hem cildinizi besliyor hem de makyajınızın kusursuz olmasını sağlıyor. Nemlendirici içeren en iyi kapatıcı çeşitlerini, en uygun fiyatlar ile Eveshop’ta bulabilmeniz mümkündür. Şeffaf Pudra En Büyük Yardımcınız Transparan pudra, kapatıcının doğru şekilde sabitlenmesi ve makyajınızın daha güzel görünmesi için kullanabileceğiniz çok özel bir ürün. Makyajınızı tamamladıktan ve kapatıcıyı uyguladıktan sonra, transparan pudra ile sabitleyerek çizgilere dolmasının önüne geçebilirsiniz. Transparan pudra, aynı zamanda makyajınızı koruyacağı ve uzun süre tutacağı için gün boyu en büyük yardımcınız olacak. Doğru Kapatıcıyı Seçmek Çok Önemli Kapatıcının çizgilere dolmaması için mutlaka kaliteli ve cildinize uygun bir ürün seçmeniz öneriliyor. Özellikle, nem dengesini koruyan ve makyajınız ile birlikte cildinizi besleyen kapatıcıları seçmek, hem göz altı morluklarına karşı savaşıyor hem de kusursuz bir makyaj yapabilmenizi sağlıyor. Her zaman göz kamaştırıcı olmak, makyajınızı tam da istediğiniz gibi yapabilmek için en iyi kapatıcı çeşitleri Eveshop’ta sizi bekliyor. Alışverişe Başla!
Taze ve Genç Görünüm: Anti- Aging Bakım Ürünleri

Eve Blog

Taze ve Genç Görünüm: Anti- Aging Bakım Ürünleri

Taze ve Genç Görünüm: Anti- Aging Bakım Ürünleri Yaş aldıkça zamana meydan okuyan ve her zaman dinç görünen bir cilt, pek çok insanın hayali. Bunu başarmak için ise çeşitli ürünler kullanıp, bu ürünlere uygun bakım rutinleri oluşturuluyor. Anti- Aging krem ve benzeri ürünler, yaşlanmanın ortaya çıkardığı etkileri geciktirerek cildin kolajen miktarını korumaya yardımcı olur. Zaman içerisinde yüzde beliren kırışıklıkları, ince çizgileri ve deri sarkmalarını engellemek için geliştirilen yöntem, en kısa tabiriyle yaşlanma karşıtı bakım teknikleri olarak açıklanabilir. Genetik faktörler, güneş ışınları, yaş, yerçekimi gibi faktörler ciltte oluşacak hasarları tetikler. Bu yöntem yardımıyla cilt bariyerinin direncini arttırabilir, yıllar boyunca taze ve genç görünümü koruyabilirsiniz. Anti- Aging Ürünler Ne Zaman Kullanılmalı? Yaşlanmanın ortaya çıkaracağı etkileri geciktirmek için başlayacağınız cilt bakım rutininde ‘anti-aging ürünler ne zaman kullanılmalı?’ diye merak edebilirsiniz. En sağlıklı rutinlerde, gece ve gündüz saatlerinde uygulayabileceğiniz etkili ürünlere yer vermeniz önerilir. Buna göre kullanacağınız malzemeler kaliteli ve temiz içeriğe sahip olup gece ve gündüz için ayrı zaman dilimlerinde tercih edilebilir. Cilt bakımın temelinde yer alan yüz temizleyicileri, sabah ve akşam kullanılabilir. Loreal Paris Hyaluron Uzmanı Micellar temizleme suyu, tercih edebileceğiniz dolgunlaştırıcı ürünlerden biridir. Özellikle makyaj kalıntılarını derinlemesine temizleyerek cildin zarar görmesini engelleyen bu ürünü inceleyebilirsiniz. Nemlendirme de yine her iki rutinde uygulanacak bir işlemdir. Cilt, kuruyan bir yapıya sahip olduğundan sabah ve akşam yüzünüzü yıkadıktan sonra yaşlanma karşıtı nemlendirme kremi ile cildinizin ihtiyaç duyduğu nem dengesini sağlayabilirsiniz. Anti-aging bakım adımları arasında önemli bir yere sahip olan güneş kremi, gündüz rutinine eklenmelidir. Gün boyu güneşin zararlı ışınlarından korumanız gereken cilt bariyerini birkaç saat arayla yenileyeceğiniz güneş kremiyle güçlendirebilirsiniz. Zaman içerisinde yüzde oluşan leke ve akneleri engelleyen anti-aging serumlar ise akşam rutinine dahil edilir. Cilt tipinize uygun niteliklere sahip olan serumunuzu, nemlendirme adımından önce uygulayabilirsiniz. Anti- Aging Ürünler Kaç Yaşında Başlanmalı? Genetik ve çevresel faktörler, cilt bariyerini zayıflatabilir. Bu sebeple kimi cilt tipi uzun yıllar tazeliğini korurken kimi cilt tipi erkenden yaşlanmaya meyilli olabilir. Peki yaşlanmanın etkilerini yavaşlatacak Anti- Aging ürünler kaç yaşında başlanmalı? Bu sorunun cevabı olarak kesin bir yanıt vermek zordur. Cildinize ne kadar erken bakmaya başlarsanız o kadar kalıcı sonuçlar alacağınızdan, anti-aging ürünleri kullanmak için belirli bir yaş aralığı söylenemez. Uzmanlar, ergenlik döneminden itibaren oluşturulacak ufak bakım rutinlerinin en sağlıklı adım olduğunu öneriyor. Buna göre hayat tarzınızda yapacağınız birkaç değişiklik, ileriki yaşlarda cildinizin canlılığını korumaya yardımcı olabilir:- Bol su içmek- C vitamini tüketmek- Yaz ve kış fark etmeden güneş kremi kullanmak- Cildi her zaman temiz tutmak- Cildi nemlendirmek Oldukça sürdürülebilir ve basit olan bu adımlar, cildinizin sahip olduğu kolajen miktarını korumaya yardımcı olur. Gençlik dönemlerinden başlayarak yapacağınız bakım işlemlerini, yaşınıza ve cildinizin ihtiyacına göre arttırarak veya azaltarak devam edebilirsiniz.   Anti-Aging Krem Nasıl Kullanılır? Yaşlanma karşıtı ürünleri için ‘anti- aging krem nasıl kullanılır?’ sorusu aklınıza gelebilir. Bu ürünler genellikle gece rutinlerinde kullanılmaya uygundur. İçeriğinde bulunan bileşenler sebebiyle cildinizin kolajen miktarını arttırarak canlı ve taze görüntüsünü kazanmasına yardımcı olur. Uykudan önce süreceğiniz yaşlanma karşıtı kremler, hücrelerinizin kendini yenilediği uyku saatlerinde devreye girerek cilt bariyerinin onarımına katkı sağlar. Uygun bir temizleme suyu ile yıkadığınız cildinize, gerekli serumları uyguladıktan sonra anti- aging krem sürebilirsiniz.
Saçlarınızı Şımartın: Beauty Girl Saç Kremleri ile Saç Bakımı

Eve Blog

Saçlarınızı Şımartın: Beauty Girl Saç Kremleri ile Saç Bakımı

Saçlarınızı Şımartın: Beauty Girl Saç Kremleri ile Saç Bakımı Saçlar, tarzımızın ve dış görünüşümüzün vazgeçilmez bir parçasıdır. Bizi tanımlayan, kişiliğimizi yansıtan kıymetli duruşları için onlara teşekkür etmeliyiz. Bu teşekkürün yolu ise onlara iyi bakmaktan geçer. Peki, kendimize uygun en iyi saç bakım rutinlerini ve ürünlerini nasıl seçebiliriz? İşte bunu öğrenmenin tam zamanı! Saç Bakımı Neden Önemlidir?Saçlar, zamanla yıpranabilir veya zarar görebilir. Bu noktada, kolaylıkla verim alabileceğiniz bir ürün tipi olan saç bakım kremi, yegâne çözümünüz olacaktır. Nitekim yıpranmış, kepeklenmiş veya matlaşmış saçların her birisi için amaca uygun olarak üretilen saç bakım ürünleri vardır. Saç tipine ve durumuna en uygun ürünü kendiniz için seçebilirsiniz. Bu sayede, saçların parlak ve dolgun görünüşünü tekrardan kazanabilirsiniz. Saç Bakımında Dikkat Etmeniz Gerekenler Düzenli saç bakımına başlamadan önce verim alabilmeniz için dikkat etmeniz gereken bazı temel noktalar var! Saçlarınızın ihtiyacını belirlemek ve ona göre ürün seçimi yapmak: Her insanın farklı bir saç yapısı vardır. Bu yüzden, bakım ürünlerinin seçiminde saçın yapısı ve kullanılacak ürünün uygunluğu önemlidir. Örneğin, kepekli saçlar için kullanılacak ürünler saç derisinde ölü hücrelerin oluşumunu engellemeyi amaçlar. Bu noktada, yararlanılacak ürünün keratin temelli olması önemlidir. Ürünün düzenli ve kullanım biçimine uygun olarak kullanılması: Saç bakımı için önemli olan bir diğer temel kural ise yararlandığnız ürünün düzenli aralıklarla, ürün talimatlarına uygun olarak kullanılmasıdır. Bu noktada aklınıza gelen ilk soru, “Saç bakım kremi kaç günde bir kullanılmalı?” olabilir. Doğru bilinen bir yanlış olarak, saç bakım kremini haftada 1 kere kullanmanız istediğiniz sonuca sizi ulaştırmayabilir. Saç uzunluğunuzu ve kremin kullanım önerilerini de dikkate alarak her şampuandan sonra kullanmanız uygun olacaktır.  “Saç kremi saç diplerine sürülürse ne olur?” diye de merak ediyorsanız, sorunun cevabı ürünün tipine göre değişecektir. Eğer durulanmayan bir krem tercih ederseniz, saçınız kısa sürede yağlanabilir. Uzun vadede ise ürün, saç köklerinizin zayıflamasına neden olabilir. Tercihinizi güvenilir bir markadan yana kullanmak istiyorsanız Beauty Girl saç kremleri her soruna çözüm olacaktır. Beauty Girl Saç Kremleri ile Evde Saç Bakımı Saçlarınızın yapısına uygun olan ürünü seçtikten sonra, saç bakımını evde rahatlıkla yapabilirsiniz. Bu süreçte, Beauty Girl’ün saç kremleri, güvenilir seçenektir. Her saç tipine özel olarak üretilen geniş ürün skalasıyla beraber, kendinize en uygun ürünü rahatlıkla Eveshop üzerinden temin edebilirsiniz. İşte saçlarınızı şımartmanıza yardımcı olabilecek bazı Beauty Girl saç kremleri: - S.O.S Repair, Argan & Keratin: İçerdiği argan yağı ve keratin ile kimyasal işlemlerden yıpranan saçlara etkili bir bakım ve onarım yapar. Ayrıca, saç kırıklarını önlemeye yardımcı olur.- Purple Crush: İçerdiği kına ve yaban mersini ekstraktı ile saçlarınıza hacim vererek güçlenmesine katkıda bulunur. Ayrıca, renkli saçlarda ortaya çıkan ve istenmeyen turuncu yansımaları nötralize ederek ışıltılı ve canlı bir görünüm sağlar.- Endless Beauty, Biyotin & Kolajen: İçerdiği biyotin ve kolajen ile kimyasal işlemlerden yıpranan saçlara etkili bir bakım yapar; saç dökülmesinin önüne geçer.- Miracle Power, Hyaluronic: İçerdiği Hyaluronic asidin yardımıyla su tutma kapasitesini arttırır. Bu sayede saçınızın ihtiyacı olan nemi sağlar ve saçınıza yumuşak bir görünüm kazandırır. Beauty Girl saç kremlerini saçlarınızı yıkadıktan sonra uygulayabilirsiniz. Peki, Beauty Girl saç kremi saçta ne kadar kalmalı? Ürünü, 1 ila 2 dakika bekletmek kaydıyla kullanabilirsiniz. Tavsiye edilen sürenin sonunda, tercihen saçlarınızı durulayabilirsiniz. 
Yağ Bazlı ve Su Bazlı Temizleyiciler: Hangisi Sizin İçin?

Eve Blog

Yağ Bazlı ve Su Bazlı Temizleyiciler: Hangisi Sizin İçin?

Yağ Bazlı ve Su Bazlı Temizleyiciler: Hangisi Sizin İçin? Yararlı cilt bakım ürünleri düşünüldüğünde, nemlendiriciler ve serumlar ilk akla gelen seçeneklerdir. Bakım düzeninin en hayati parçası olan bu ürünler, cildi temiz, pürüzsüz hale getirirken kiri ve ölü hücreleri de giderir. Jel, krem, yağ, köpük, kil ve su bazlı gibi farklı yapıdaki ürünler arasından kendi favorinizi seçebilirsiniz. Ancak genellikle alışveriş listelerinin başında yer alan iki tür, yağ bazlı ve su bazlı temizleyicilerdir. Yağ Bazlı ve Su Bazlı Temizleyici Farkı Nedir? Yağ bazlı ve su bazlı temizleyici ürün çeşitlerinden her ikisi de cilt bakım rutinin önemli bir parçasıdır. Ancak farklı amaçlarla kullanılmaları gerekir. Yağ bazlı temizleyici daha çok makyaj, güneş koruyucu ve doğal cilt yağının giderilmesinde kullanılır. Farklı cilt tiplerine daha kolay uyum sağladıkları için sıklıkla tercih edilirler.Su bazlı temizleyiciler ise daha çok ciltteki ter, toz ve kir gibi kalıntılar için idealdir. Böylece cilt yüzeyindeki gözenekleri tıkayabilecek kir ve bakterileri yok etmenizi sağlar. Ayrıca cildin pH dengesinin düzenlenmesine de katkıda bulunur. Ancak yüksek kullanımda kuruluğa neden olabildikleri için büyük boyutlu cilt sorunları dışında daha az tercih edilirler. Su Bazlı Temizleyici mi Yağ Bazlı Temizleyici mi? Kafanızı meşgul eden o soru: Su bazlı temizleyici mi yağ bazlı temizleyici mi? Bu soruya en sağlıklı yanıt, temizleyici seçiminizi etkileyecek birkaç önemli faktörden geçiyor. Onlarca ürün arasında kaybolmadan önce derin bir nefes almalı ve ihtiyaçlarınızı belirlemelisiniz. Böylece beklentilerinize yanıt veren doğru seçeneği tercih edebilirsiniz. Eğer alerji gibi sorunlardan endişeleniyorsanız ürün seçiminizde bunu da göz önünde bulundurmalısınız. Ürün içeriğindeki bileşenler, formülasyonu ve cilt tipiniz, size en uygun temizleyiciyi seçmenize yardımcı olur. Cildinizi tanımanız ve kullandığınız ürünü anlamanız için bunların hangi farklılıklara sahip olduklarını bilmeniz gerekir. Dermatologlara göre farklı ürün kullanımları arasında seçim yapmak büyük ölçüde cilt tipinize bağlıdır. Bu açıdan dikkatlice etki alanını gözlemleyerek kuru, yağlı, karma cilt tipleri için farklı seçeneklere yönelebilirsiniz.   Yağ Bazlı Temizleyici Hangi Cilt için Kullanılır? Yağ bazlı temizleyici, cildinizde biriken yağı gidermede oldukça güçlüdür. En dış tabakada yer alan, yüze iyi gelen doğal yağlar üretir. Böylece cildinizin yağ oranını dengeler. Peki, yağ bazlı temizleyici hangi cilt için kullanılır? Tabii ki, tüm cilt tipleri için uygundur. Yağ bazlı yüz temizleyici almaya karar verdiyseniz bilmeniz gereken genel özellikleri şu şekilde sıralanabilir: - Su bazlı bir temizleyicinin çekemeyeceği tüm kalıntıları yok eder.- Makyaj ve güneş kremi kalıntılarını kolayca giderir.- Sivilceye meyilli karma ciltler için gözenekleri tıkayan atıkları yok ederek sivilcelenmenin önüne geçer.- Cilde iyi gelecek doğal yağlar üretir. Tahriş ve kuruluk olmasını engeller. Pek çok açıdan cildinize iyi gelen yağ bazlı temizleyicilerin durulanırken su bazlı ürünlere göre daha zor çıkarıldığını unutmamak gerekir. Bu nedenle ciltte zaman zaman kalıntı bıraksa da en sık kullanılan çeşitlerden biridir. Su Bazlı Temizleyici Hangi Ciltler İçin Uygundur? Yağ bazlı ürünlerin bilinenin aksine akne ve sivilcelere iyi geldiğini söylemiştik. Ancak “Su bazlı temizleyici hangi ciltler için uygun?” sorusunun cevabı, akneli ciltlerdir. Nitekim cilt tipi tamamen aknelerle savaş halinde ise su bazlı ürünleri tercih etmek daha doğru bir seçimdir. Su bazlı temizleyicilerin bazı dezavantajları ise şunlardır:- Makyaj ve güneş kremini çıkarmada pek de yeterli değildir.- Çok sık kullanılırsa cildi kurutabilirler.- Tahrişe neden olabilecek kokular içerir. Daha nazik ve az rahatsız edecek bir ürün arıyorsanız su bazlı temizleyiciler iyi bir seçimdir. Özellikle cilt kuruluğu ve sivilce eğilimi, seçiminizde büyük rol oynar. Ciddi bir rahatsızlık boyutunda değilse yağ bazlı temizleyiciler genellikle cildinize daha iyi gelecektir. Yine de mücadelesi daha zor cilt sorunları için su bazlı ürünler tercih edilebilir. Yağ Bazlı Temizleyici Önerileri Yağ bazlı temizleyiciler, cilt bakımında etkili ve popüler seçenekler arasında yer alır. Özellikle Neutrogena, Garnier ve Nivea gibi güvenilir markaların ürünlerini yağ bazlı yüz temizleyici önerileri olarak dikkate alabilirsiniz. Makyajı ve su geçirmez ürünleri kolayca çıkarmada sıkça kullanılır. Fazla birikmiş yağı ve kirleri arındırmaya yardımcı olur. Yüzü aşırı kurutmadan nazikçe temizleyebileceğiniz bir ürün arıyorsanız her zaman bu seçeneklere yönelebilirsiniz. Eveshop’ta ister su bazlı isterseniz yağ bazlı temizleyici ürünlere yalnızca bir tıkla ulaşın.
Deniz Sonrası Saç Bakımı: Pratik İpuçları ve Ürünler

Eve Blog

Deniz Sonrası Saç Bakımı: Pratik İpuçları ve Ürünler

Deniz Sonrası Saç Bakımı: Pratik İpuçları ve Ürünler Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte tatil sezonu da açıldı. Tatilin olmazsa olmazı denize girmek, şüphesiz yaz aylarının en keyifli ve ferahlatıcı aktivitesi. Bu keyifli aktivitenin tadını çıkarırken elbette bakım rutinini ihmal etmemeliyiz. Nitekim güneşin zararlı etkisi ve denizin tuzlu suyu, saçlarınızı oldukça yıpratır. Peki, yaz aylarında denize girmeden önce ve girdikten sonra, saçlarımız için nasıl bir bakım uygulamalıyız? Bu içerikte sizler için deniz sonrası saç bakımı hakkında pratik ipuçları verdik. Deniz Öncesi Saç Bakım Rutini Sıcak yaz günlerinde neredeyse hepimiz, tatilin keyfini denize girerek çıkarırız. Fakat denizin saça vereceği zararı unutmadan doğru bakımı uygulamak, her kadın için oldukça önemlidir. Deniz suyunda yüksek oranda tuz bulunur. Aslında bu tuz, saç derisi için faydalı olsa da aynı durumu saç telleri için söylemek pek mümkün değildir. Çünkü tuz, saç tellerinin nemini kaybetmesine ve kurumasına neden olur. Bu yüzden yanınızda mutlaka kremler ve nemlendirici bakım yağları gibi ürünler olmalıdır. Tatil boyunca yapmanız gereken en etkili yöntemlerden biri, bakım yağı uygulamaktır. Bakım yağı, saçların kurumasını engelleyerek ekstra nemlenmesine yardımcı olur. Bu da deniz tuzunun kurutma riskini minimum seviyeye indirmeyi başarır. Uygulama aşamasında ise sadece saç uçlarına sürmeye özen göstermelisiniz. Hindistan cevizi yağı, yumuşak dokusu ve eşsiz içeriğiyle istediğiniz nem dengesini kısa sürede sağlar. Kantaron yağı, yılan yağı, lavanta yağı da tercih edebileceğiniz doğal ürünlerdir. Dilerseniz denize girmeden önce saçınızı hafifçe ıslatabilir, durulama gerektirmeyen kremlerle de nemlendirebilirsiniz.  Denize Girdikten Sonra Saça Ne Sürülür? Denize girdikten sonra, bakım rutinine duş almakla başlamalısınız. Tuz, saçınızda ne kadar az kalırsa, o kadar az yıpranmaya sebep olacaktır. Güneş ışınları da deniz tuzunun saç tellerine daha fazla işlemesine sebep olur. Bu nedenle denizden çıkar çıkmaz saçlarınızı yıkamanız tavsiye edilir. Beraberinde doğal şampuanlar, kremler ve bakım yağları mutlaka uygulanmalıdır. Böylece tatil boyunca saçlarınızın ışıltısı ve dolgunluğu aynı kalacaktır. “Denizden çıktıktan sonra saç yıkanmalı mı?” sorusuna kesinlikle “Evet” cevabını verebiliriz. Saçlarınızı tatlı su ile duruladıktan sonra ortaya çıkan hasarı minimum seviyeye indirmek için çeşitli bakım yağlarından faydalanabilirsiniz. Özellikle içerisinde argan ve hindistan cevizi yağı bulunan ürünler ile maksimum nemlenmeyi sağlayabilirsiniz. Kullanabileceğiniz en profesyonel ürünlerden biri olan Boom Butter, içeriğindeki 7 doğal yağ ile deniz sonrası düşlediğiniz bakımı yapmanıza olanak tanıyacak! Eğer, “Saç bakım yağları yetmez!” diyorsanız da uv korumalı deniz sonrası saç spreyi de kullanmayı düşünebilirsiniz. Spreyler saçlarınızı korumaya yardımcı olur ve parlaklık kazandırır.  Güneşlenirken Saça Ne Sürülür? Deniz tuzunun olumsuz etkisi güneşle birlikte kendini daha fazla göstermektedir. Bu doğrultuda güneşlenirken saçlar nemini kaybeder ve kurur. Söz konusu boyalı saçlar olduğunda ise bu etki daha da artmaktadır. Saçların güneşten olumsuz etkilenmemesi için güneşlenme sırasında, yoğun nemlendirme etkisi olan bakım yağları sürebilirsiniz. Ayrıca durulanmayan saç kremleri de saçınızdaki nemi korur ve güneşten etkilenmemesine yardımcı olur.  Yaz Aylarında Saçları Nemlendirmenin Yolları Yaz ayları, saçların yıpranması ve kuruması için elverişli bir zamandır. Sıcak güneş ışınları, deniz ve havuz, saçların yüksek oranda yıpranmasına neden olur. Bu yıpranmayı engellemek ve daha iyi görünümler kazandırmak için, saçınızı mutlaka nemlendirmelisiniz. Saçları nemlendirmek için düzenli bakım uygulamalı ve doğru ürünleri tercih ettiğinizden emin olmalısınız. Bu mevsimde saçları nemlendirmenin bazı yolları şunlardır: - Argan ve hindistan cevizi yağı kullanmak- Saçları güneşten koruyacak şapka ve bone takmak- Deniz öncesi ve sonrası bakım uygulamak- Saç kremi kullanmak  Yaz aylarında saçları nemlendirmek için argan yağı kullanabilirsiniz. Argan yağı saçtaki kuru görünümün önüne geçerek daha canlı ve parlak bir görünüm kazandırmaya yardımcı olur. Ayrıca, birçok profesyonel saç bakım ürününden de faydalanarak nemli saçlara kavuşmanız mümkün. Denizden çıkıp duş aldıktan sonra saç maskesi yapmanız da gün içerisinde nemini kaybeden saçlarınızın yapısını korumaya yardımcı olur. Eveshop olarak sizler için tavsiye ettiğimiz bakım önerilerini düzenli şekilde uygulamanız, yaz mevsiminde de saçlarınızın ahenkle dans etmesini sağlayacak!

40 / 79 Gösteriliyor